mübarek olay. o kadar büyük bi mucizedir ki arabistan hariç ne avrasya'nın ne de afrika'nın hiçbir devletinde gözlemlenmemiş, tarihi kayıtlara geçmemiştir.
not: tahminimce müslümanların, musa'yı takip edenlerle "bakın bizimki de ayı yardı,
naaber?" şeklinde sidik yarışına girmeleri sonucu oluşmuştur.
not2: belli ki bu hadiseye inananlar, eksileyince gerçek olacağına da inanmış.
yalandır. tabiki yalan olacaktır. saçmalamayınız. peygamberin her özelliği bitmiş, ayı kaç saniye yardığı bile biliniyormuş, bunu da gösteren başlık olmuştur.
yanlış anlaşılmıştır bir gün muammed'in önüne çölde çıkan ay'ının '' ben müslümanlığı kabul etmiyorum'' demesiyle birlikte saniyesinde çekilen kılıçla ay'ı ikiye bölünmüştür.
bilimsel ve resmi kaynağı olmadığı içinde sorgulamak ne hadde , otur oturduğun yere çocum.
not: seri eksi veren cennete gider , mümin beyni işte ne diyelim...
kuzey kutbundan yolunu şaşırarak arabistana gelmiş bir kutup ayısının yaşadığı cinsel açlık yüzünden bedevilere uyguladığı sayısız tecavüzler sonucunda şeriat mahkemesinin verdiği idam kararının ayı ikiye bölünmek sureti ile uygulanmasıdır. bu idamdan ibret alan kutup ayıları bir daha arabistana adım atmamışlardır.
hala sorgulamaya karşı olan ineklerin varlığını bir kez daha ortaya çıkaran iddia. çünkü aklı yok bunların. biliyo ki birazcık düşünse gerçeğin rahatlıkla farkına varabilecek. ancak bu varacağı sonuç, hayatının başından beri inandığı bütün değerlerle zıt kutuplarda olacağı, dolayısıyla tüm yaşamını, kavgasını çöpe atmak anlamında olduğu için götleri tok davranıyorlar.
Peygamberimizin (s.a.v.) en önemli mucizelerinden biri olan şak-kı kamer ayın yarılması mucizesi nasıl meydana gelmiştir?
Peygamber(s.a.v.) Efendimizin mucizelerinden birisi olan AY'I iKiYE bölmesini kanıtlayabilecek elimizde herhangi bir kanıt varmı? fotoğraflı veya bilimsel açıklamalı bir kanıt lazım?
AY MUCiZESi
Fahr-ı Kâinat Efendimizin (S.A.V.) gösterdiği BiN'e yakın mucize, insanlık âleminin ayları ve yıldızlan hükmünde parlayan sahabelerin gözü önünde cereyan etmiş ve yalan üzerine ittifak etmeleri imkânsız olan bu nuranî cemaat tarafından bütün teferruatıyla gelecek nesillere aktarılmıştır. "Benden bilerek yalan bir şey haber veren, Cehennem ateşinden yerini hazırlasın" mealindeki hadîs-i şerifin ikazına karşı bütün zerreleriyle titreyip herkesten fazla titizlik gösteren ve yalan bir haber karşısında susmaları mümkün olmayan o iman kahramanlarından bize ulaşan hadîs ve mucizeler, bugün modern ilim tarafından da tek tek tasdik edilmektedir. islâmî kaynaklarda Şakk-ı Kamer veya "inşikak-ı Kamer" olarak geçen
"Ay'ın ikiye yarılma mucizesi" de bunlardan birisidir.
NASIL GERÇEKLEŞTi?
Şakk-ı Kamer Mucizesi, Efendimiz (S.A.V.) peygamberlikle vazifeli kılındıktan sekiz sene sonra vuku buldu. Kureyş Kabilesi'nin ileri gelen müşrikleri bir araya toplanmışlar ve Allah Resûlünden, peygamberliğini ispatlayacak bir mucize istemeye karar vermişlerdi. Hep birlikte O'nun bulunduğu yere doğru ilerlerken gecenin ilk saatleri yaşanıyor ve Efendimiz (S.A.V.} parıl parıl parlayan ay ışığı altında Hazret-i Ali, Huzeyfe ibn-i Yemân, Abdullah Ibn-i Mes'ud, Cübeyr ibn-i Mut'im ve Abdullah ibn-i Ömer gibi büyük sahabelerle sohbet ediyordu. (1) O nur halkasını çevreleyen müşriklerin mucize görme konusundaki ısrarları had safhaya varıp sabır sınırlarını zorladığında, Fahr-i Kâinat Efendimiz (S.A.V.) yerinden doğruldu ve mübarek elini, gökyüzünde bir altın tabak gibi ışıldayan Ay'a doğru celâlle kaldırdı. Yaratıldığı günden beri vazifesinden şaşmamış olan Ay, hürmetine koca bir kâinatın yaratıldığı O Zat'in (S.A.V.) bu işaretiyle bir anda ikiye ayrılmış ve gerideki Mina Dağı, Ay'ın iki parçası arasında kalarak muhteşem ve tüyler ürpertici bir manzara teşkil etmişti.
Efendimiz (S.A.V.) etrafındaki sahabelerine "Şahit olun, şahit olun" diye tekrarlarken, Kureyş kâfirleri şaşkınlıkla birbirine bakmıyor ve "Bize büyü yaptı" diyorlardı.
Bir başka Kureyşli de, "Muhammed (S.A.V.) sadece bize büyü yapmış ve Ay'ı iki parça olarak göstermiş olmalı" diyerek, bu hâdisenin civar beldelerden gelen kafile ve kervanlara sorulmasını istiyordu. Bu teklif, diğerleri tarafından da ister istemez benimsendi ve ertesi sabah Yemen ve başka taraflardan gelen kervanlar soru yağmuruna tutuldu. Hepsi de gece seyahat ettikleri için Ay'ın ikiye varıldığına şahit olmuşlardı. Bunun üzerine Mekke'li Müşrikler. "Ebû Tâlib'in yetîmindeki sihir, semaya da tesir etti" diyerek inatlarını sürdürdüler. Ve Efendimizin (S.A.V.) yanında olmamalarına rağmen bu mucizeyi gören diğer müşrikler gibi, küfürlerinde sabit kaldılar.(2)
Hemen arkasından Allah kelâmı nazil oldu:
"ONLAR BÎR MUCiZE GÖRSELER, ONDAN YÜZ ÇEViRiP "NORMAL BiR SIHÎR" DERLER, YALAN SÖYLERLER. NEFiSLERiNE UYARLAR." (Kamer Sûresi, 3. Âyet)
NEDEN HERKES GÖRMEDi?
Ay Mucizesinin herkes tarafından görülmesi, Cenab-ı Hak tarafından dünyada murad edilen "imtihan sırrı"na ters düşecek ve ister istemez bütün insanların imana gelmesine yol açacaktı. Bu yüzden Ay'ın iki parçaya ayrılması, insanların uykuda veya evinde olduğu bir zamanda ani ve kısa süreli olarak gerçekleşti. Ay'ın hergün farklı saatlerde dogması ve farklı menzillerde bulunmasının yanısıra, o asırda gökyüzünü sürekli inceleyen âlimler de yok denecek kadar azdı. Aynı zamanda bazı ülkeler sis ve bulut gibi engellerden, bazıları da saat farkından dolayı Ay'ı göremiyordu. Meselâ bu mucizenin gerçekleştiği saatte ingiltere ve ispanya'da güneş yeni batıyor, Çin ve Japonya'da sabah oluyor, Amerika'da ise gündüz saatleri yaşanıyordu. (3) Ay'ın görülmesi için yeterli olan şartlar, Arap yarımadasının dışında en iyi Hindistan'da gerçekleşmiş ve Dhar şehri kralı Raja Bjoh ve raiyeti tarafından bütün teferruatıyla takîp edilmişti.(4) Chamai Nehri kıyısındaki sarayının balkonundan Ay'ın ikiye ayrıldığını gören kral, önce dünyanın sonunun geldiğini zannederek büyük bir korkuya kapılmış, daha sonra da bunun Arabistan'da zuhur ettiğini duyduğu Peygamber'in bir mucizesi olabileceğini tahmin ederek vezirini Mekke'ye göndermişti. Raja'nın veziri Efendimizle (S.A.V.) görüşme şerefine erişmiş ve Şakk-ı Kamer O'nun mucizesi olduğunu anlayarak islâmiyeti seçmişti.
Bugün bu bahtiyar hükümdarın torunları olan Bjohzadeler, Hindistan'daki Dhar şehrinin hemen dışında ikâmet ediyorlar. (5)
BAŞKALARI DA GÖRMÜŞTÜ
Şakk'i Kamer Mucizesi, sadece Raja ve saraydakiler tarafından görülmemiş. Hindistan halkı tarafından da seyredilmişti. Mucizenin gerçekleştiği tarih, daha sonra bir başlangıç yılı olarak kabul edildi ve bazı eserler üzerine işlendi. Hatta bu ülkede ele geçirilen bir heykelde: ''Ay'ın ikiye yarıldığı senede yapılmıştır" ifadesi bulunuyordu. Bu durum bazı müfessirler tarafından sıkça nakledilmiş ve çok önemli bir delil olarak gösterilmiştir.
inanılmayan kitabı kaynak olarak kullanmak , günümüzde bilgiye bu kadar kolay ulaşılabildiği halde kaptan cousto müslüman oldu gibi
asparagas haber yapmaktan korkmayan müslüman tayfanın 10 fersah gücünün muammed dönemimde yaşaması ve bu adamların sözlerinin kaynak olarak gösterilmesi.
ben diyorum bu adamlara inanmıyorum adam tutuyor adamların sözlerini sözlüğe kopyalayıp yapıştırıyor ve bilimsel bir bilgi gibi gerizekalıca sunuyor.
belkide yaptığı aptallığın farkında ama korkuyor , sorgulayamıyor , düşünemiyor.
Böyle bir olay hiç vuku bulmamıştır. Bunu ispatlayacak kişi kuran-ı kerim'den ayetlerle gelmelidir ,sahih olmayan hadisler ve çarpıtılmış yazılar buna asla ispat olamaz *. Zaten ona ondan önceki peygamberlere verilen mucizeler gibi mucize verilmeyeceği söylenmiştir. Bunları iddaa eden kişi peygambere iftira atmakla birlikte hurafeciliğe destek olmaktadır.
muhammed, geldiği zaman etrafındaki tüm kötü olay ve kurallara karşı çıkmıştır. doğru olanı göstermek istemiştir. o'ndan sonra gelenler, bu önemli meseleleri gizlemek için, konuyu saptırmak için, bazı metafizik olaylar uydurmuşlardır. iyi niyetli ama saf insanlarda buna inanmışlar.
arkadaşlar dinin ilk kaynağı akıldır. aklın olmadan, allah'ı, kuran'ı nasıl anlayabilirsin?
çelişkiler zinciridir. hz. muhammed ayı neden ikiye ayırdı?
eğer cevabı, müşrikleri inandırmak içinse islamın en önemi kuralı iman bunun neresinde? islam eşitlik diniyse, ayın ikiye ayrıldığını gözüyle görmeyen inançsızların suçu ne?
islam eğer mantıkla çelişmiyorsa, milyonlarca yılda oluşan ay nasıl olurda ikiye ayrılır? islam ilk insanın bile yoktan var olmadığını, bunun su ve toprağın içindeki çeşitli maddelerin birbirleriyle reaksiyonu sonucu gerçekleştiğini savunurken ayı ikiye ayırmak nedir yahu? tabi bence en önemli soru peygamberin bunu yapmasındaki amaç neydi? güneş sistemindeki diğer gezegenlere uydu yardımı olsun diye mi paylaştırdı?
Burada örnek verilen hiç bir kaynak kuranı kerim değil, ne çok cahil varmış burda , hakikati kendi nehrinde değil de kanalizasyon sularında arayan müslümanlar, google a daha fazla inanan yeni nesil şakirtler defolun gidin, dini de beni de yozlaştıramazsınız bana bir tane ayet gösterin ayın yarıldığına dair ona iman edeyim , bırakın böyle safsataları, sizin yüzünüzden ben deist oluyorum diyen insanları şimdi anlıyorum. "peygamberi ilah gibi gösterip şirke düşeceğime deist olurum daha iyi en azından tevhidi sarsmam " diyen yaşar nuriyi şimdi anlıyorum.
Kafasinda tanri algisi olmayan, felsefi metafiziksel verileri hice sayan, salt naturalizm odakli cikarimlar yapan kisilerin elbette mantik bina edemeyecegi konudur.
Boyle seyler uzerinden dine bok atarak sorguladiklarini, dusunduklerini ve en onemlisi ''cesur'' olduklarini dusunmeleri gercekten ilginc.
Siz simdi sorgulamis mi oluyorsunuz? Beyninize tukureyim sizin.
ay ikiye ayrıldığı taktirde nelere olabileceğini bir tahmin edelim. ayın ikiye ayrılması dünya üzerinde depremlere kutup eksenin kaymasına denizlerin aniden kabarmasına aydan kopacak parçaların dünyada ki hayatı bitirebilecek meteor yağmurlarına sebep olabilir. bakın müslim arkadaşlar bahsettiğiniz şey öyle basit bir şey değil ay lan bu ikiye bölünmesi ne demek karpuz mu kesiyorsunuz.