iddia sahibi zaman gazetesi yazarı : ahmet şahin
kaynak : Tarih : 17 Nisan 2000 - zaman gazetesi
aynı zamanda fethullah gülen in de bu yönde bir iddiası olduğu söyleniyor;
fethullah gülen in yazdığı kitaptan alıntıdır.
hoşgörü ve diyalog iklimi (sayfa 241)
kuran devamlı allahı bırakıpta, bazılarımız bazılarımızı rab edinmesin diyor. dikkat edin, bu mesajda muhammedür resulullah yoktur
edit ; yazar iddiası değildir , ben kaynakların yalancısıyım...
edit 2 : bazı yazar arkadaşlar kaynağın linkini merak edip özel mesaj atıyor. yazarlarımızı yormak istemediğimden dolayı kaynak linkini veriyorum;
bu bilgiye ulaştığım kaynak aşağıda; dediğim gibi ben sadece bilgiyi paylaştım doğru ya da yanlış uydurulmuş ya da değil sadece bilgiyi paylaştım. merak edenler daha detaylı araştırma yapabilir. kaynaklar detayları ile birlikte yazılmıştır.
alemlere rahmet olarak gönderilen hz muhammed son ve hak din olan islamı getirmiştir. hz muhammed in getirdiği dine ve kendisinin peygamberliğine iman etmeyen herkes zinhar cehennemliktir.
islam ın beş şartından biri yüce peygamberi kabul etmeyi zorunlu kılar.
sen yahudi ya da hristiyansındır o zaman inanmazsın zaten o ayrı konu.
hem üç dinden herhangi bir dine inanmak yeterlidir nedir yahu? böyle kaypak bir cümle olur mu? neye yeterlidir? evet cehenneme gitmeye yeterlidir. neye yetersizdir sen düşün.
müslümanların kutsal kitabı olan kurandaki bakara suresinin 62inci ayetinin diyanet işleri çevirisinde şöyle yer alıyor.
"Şüphesiz, inananlar (Müslümanlar) ile Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sâbiîlerden (her bir grubun kendi şeriatında)allaha ve ahiret gününe inanan ve salih ameller işleyenler için Rableri katında mükâfat vardır; onlar korkuya uğramayacaklar, mahzun da olmayacaklardır; (diye hükmedilmiştir)."
Sabii:allahı kendi aklıyla bulan, bir dine mensup olmayan kişi.(tam olmasada deist denebilir)
demek ki müslümanım diyorsan inanıcaksın.eğer sabiysen veya başka bir dine mensupsan muhammede inanmasanda olur.
imanın şartlarını ve islamın şartlarını bilmeyen adam peygamberi kabul etmeden iman edilir diyebilir ama imanın şartlarına uymayan adama müslüman denemez!!!!....
dinler arası diyologla ilgili gayri müslimleri islamiyete ısındırmak için söylenildiği söylenen ve nur cemaatine mensup insanların gönülden inandığı fethullan gülen ve yazar kişinin söylemidir.
peki hak dine mensup yani allah inancı zaten olan ve temelde iyiyi, güzelliği tavsiye eden islamiyet, hristiyanlık ve yahudilik arasında ki en belirgin fark? tabii ki isa, musa, muhammed ve onlara indirilmiş olan kitaplar.
peki hal böyleyken bu farkı ortadan kaldıran bu söylem ne demektir? "biz sizinle aslında aynıyız ama isimlerimiz farklı. ha siz bizsiniz ha biz siziz." e sen hristiyan ve yahuduye böyle söylersen, zaten gelmene gerek yok demiş olursun. bir diğer taraftan bakarsanız da "biz size yalanıyoruz. tabi yerseniz." veya "abi biz bunları müslümanlara söyledik. çok pis tuttu." demektir.
bunları söyleyen ve savunan din kardeşim, bu sözüm sana.gel sen bana kitap tan, peygamber den, sahabe den hatta said nuri den bu söylediklerinin doğru olduğuyla ilgili bir tespit getir. ben de en senin görebileceğin en ılımlı müslüman olcam.* ha yok "ben sadece abilerime inanırım, fethullah hoca ne derse doğrudur, benim böyle şeylere düşünmeme gerek yok, zaten benim aklım işlev yapma yeteneğini kaybetti." diyorsan buralardan çekip git. bir daha da uğrama. beni de eksileme.
evet f tipilerin tümünün kabul ettiği bir şey değildir ama. aralarında bu görüşten haberi olmayan ne oluyor lan burda diyerek cemaatin içine giren insanlarda vardır. ama işte bunu bir f tipine sorsanız kendisini dur ben bir abiye sorayım diyerek, ayarı yemiş bir şekilde, tecavüze uğramış bir kız edasıyla abisinin kollarına atar.
anlamsız bir sözdür.Dine girerken söylenen bir söz nasıl şart olmaz,ayrıca fettullah gülenin görüşü için peygamberimizin hayatını anlattığı sonsuz nur kitabı okunarak bu düşüncede olmadığı görülebilir.
islam dini için şarttır... islam dininin vadettiği sonsuz rahmete kavuşabilmek için şarttır... kur'an'da bariz bir şekilde ortaya konmakla beraber (bkz: ali imran/85); dinin en zayıf noktalarından biridir, çoğu kişinin aklında şüphe uyanmasına sebeptir...
Ahmet Şahin'in yazısını büyük bir dehşetle okudum. Çok açık gerçekleri inkar ediyor. Elbette daha önce aktarılmış dinlerle ortak noktalarımız olacak çünkü kaynak aynı ama Peygamber efendimiz (sav)'ın tebliğinden sonra öncekilerin hükmü kalkmıştır ve elbette peygamber efendimizin zuhurundan önce var olan Hristiyan ve ondan önce varolan Yahudi inancıyla ölenler cennete girecektir ancak Peygamber efendimizin zuhurundan sonra iman "O"nun tebliğine olacaktır. O'nu bilipte rededen elbette cennet ehli olamaz.
"Şüphesiz, inananlar (Müslümanlar) ile Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sâbiîlerden (her bir grubun kendi şeriatında)allaha ve ahiret gününe inanan ve salih ameller işleyenler için Rableri katında mükâfat vardır; onlar korkuya uğramayacaklar, mahzun da olmayacaklardır; (diye hükmedilmiştir)." Bakara 62 ancak 61 ve 63'ncü ayetleri okumadan sadece bu ayete bakmak hata. Önünde ve arkasında söylenenleri de aktarmak gerek.
ahmet şahin in yazısı kişiye göre yoruma açık. inandım (amentü) demek bunda birleşmek önemlidir ve yeterlidir diyor. burda kastettiği alah a inanmak.
ben öyle anladım.
--spoiler--
Zaten dikkatlice bakıldığında görülecektir ki ehl-i kitapla temel noktalarda birlikteyiz. Daha meşhur ifadesiyle amentüde ittifakımız vardır. Çünkü Allah'ın gönderdiği kitapların hemen hepsinde tekrarlanan amentüdür: Allah birdir. Peygamberler haktır. Melekler vardır. Kitaplar gönderilmiştir. Ahiret vardır. Ölen insanlar bir gün dirilecek, yaptıkları iyiliklerin mükafatını, kötülüklerin de mücazatını göreceklerdir.
Bu temel noktalar bir amentüden başkası değildir ve biz ehl-i kitapla bu amentüde müttefikiz. Garip olan şudur ki ittifak ettiğimiz amentüyü öne geçirmiyor da ihtilaf ettiğimiz teferruatı ileri sürüp mutlak küfre karşı dayanışmamıza engel olarak görüyoruz. Halbuki temelde ittifak varken teferruattaki ihtilaflara takılıp kalmak makul değildir. Burada Kur'an'ın bir ayetini hatırlamak yerinde olsa gerektir: (Mealen.)
- Ey ehl-i kitap! Geliniz ittifak ettiğiniz amentüde buluşunuz.
ismi geçen şahısları bir otorite kabul etmediğim için pekte sallamadığım cümlelerdir.
peygamberi kabul etmeyen bir mantık, onun savunduğu değerlere nasıl, iman eder, anlamak ta güçtür, zira sadece peygamber efendimize değil bütün peygamberlere inanmak, imanın şartlarından biridir.