the economist dergisinin hakkında, 30 yıldan fazla süredir kadın kıyafetleri giyen, jilet gibi keskin diliyle türk halkının beğenisini kazanan kişi olarak yorumlanan kişi.
seyfi dursunoğlu nun memuriyetten ayrılıp kendisini sahnelere atmasıyla can bulmuş tiplemedir. arsızdır biraz, ağzına geleni söyler ayrıca. ama kadın-erkek herkesin sevdiği bir karakterdir. dans yarışmasında bayılmasıyla ev arkadaşım ve benim reklam arası boyunca "ölmesin allahım, ne olur ölmesin" dediğimiz neşe pınarıdır... **
türkiyenin gelmiş geçmiş show dalındaki en büyük duayeni denilebilir. ona sıra gelene kadar daha kimler yasaklanmalıydı ama sağolsun türkiyedeki belli zihniyet yine yapacağını yaptı. yazık bir daha gelmez böyle biri.. değeri farkedilmeli.
2 hafta evvel hafta sonu katıldığım bir eğitimde idolünüzü belirleyin ev ödevim için seçtiğim kişidir. sınıftakilerin manalı bakışları ve sözleri **ne muhatap kalmama rağmen neden idolüm olduğunu açıkladığımda bana hak verdiler. ne demişti bir programda sağa sola laf atarken söz arasında eğer bir işte yeteri kadar inat edersen muhakkak başarılı olursun.buradaki inattan kasıt azim dir.keçilik değil...
lafını hiç sakınmaz aklına ne gelirse söyler. bu yüzden bir kaç yıl önce program yaptığı kanal olan kanal d'nin bir iki kere rtuklenmesine sebep olmuştur.
tan sağtürk'ün huysuza gül vermesi sonrasında huysuz ile tan sağtürk arasında geçen diyalog şöyle olmuştur:
-şeyi yere değen bir adamdan daha önce hiç çiçek almamıştım!!.
kopulur..!
küçükken bizim evde komşumuzun izlediği ve programdaki espirilere o yaşta hiç mana veremediğim için uyuz olduğum, bel altı espirilerden hoşlananların cem yılmazı
