öncelikle hun diye bir ırk veya topluluk yoktur. hun bir konfederasyonik bir yapının adıdır. bu yapıyı oluşturan türklerdir. daha sonra tüm turanileri hatta bazı irani grupları da içine almıştır.
bir çok eski kaynakta da türklerden hun kökenli olarak bahseder.
Size kalsa zaten hiung-nu moğol,hunlar moğol,akhunlar irani kavim,babürler moğol,timur devleti moğol
Türkler medeniyet kuramaz zaten değil sayın oropsu çocukları uygur,türkmen,özbek ve azeriler irani kazak,kırgız,tatar,karakalpaklar moğol türkler de slav,arnavut,yunan,irani,yahudi,arap,kafkas,ermeni karışık
Prof. M. Zakiev, özetle; Hunların Türklerin atası olduğu, bunda hiçbir şüphe olmadığından Hunların etnik kökeninin tartışmaya gerek olmadığını belirterek, bazı tarihçilerin Hunların birçok kavimden meydana geldiği ve hatta Hint-Avrupa (Aryan) dili konuştuklarını iddia etmeleri konusunda ise, Balkanlara kadar yerleşmiş Türk dili konuşan hakların Hun adını kabul etmeleri ve bu Konfederasyona katılmaları ile Hunların Doğu Avrupa’ya kadar uzanan bu kadar geniş bir alanda Devlet kurabildiklerini, Hun Birliği sınırları içinde, Türklerin yanı sıra en kuzey batıda Ural-Ugric ve en doğuda da Moğolların atası Mançu’ların (Mançuryalıların) yer aldığı açıklamasını yapmaktadır.
hunlar, askeri taktik, yönetim konularında türk ekolüne mensup, bir grup mançuryalı savaşçıydı. etnisitelerin henüz keskin sınırlarla ayrılmadığı bir dönemde, kimliklerini tartışmayı yersiz buluyorum.
hunların türk olduğunun bariz göstergelerinden biri de mete han (mo'tun)'dır.
tsk'nın kuruluş yılı olarakta m.ö. 209 yılı olarak kabul edilir. bilindiği üzere dünyada ilk 10'luk düzeni kuran kağandır.
bunun yanında göktürklerin ana unsurunu devlet ve ordu düzenini asya hun devletinin oluşturduğu bilinir.
göktürkler de hunlar gibi tüm türk boylarını tek bayrak altında toplayan devlettir.
göktürklerdeki yazılı ve sözlü edebiyatın çok gelişmiş olması kendine özgü alfabesinin bulunması göktürklerden önce medeni bir devletin uzantısı olduğu gerçeğini gösterir.
hunları tanımak için daha yakın tarihteki göktürkler iyi bir örnek teşkil etmektedir. asya hunları ile göktürkler arasındaki benzerlik selçuklular ile osmanlı devletinin arsındaki benzerlikler gibidir.
kadim türk tarihinin hunlar ile başladığını düşünmek bu anlamda yersizdir. hunlardan önceki türk devletinin bilinmiyor olması daha önce bir türk devleti olmadığı anlamına gelmez. elde ki verilerden yola çıkarak biliyoruz ki hunlar medeni bir devletti. hunlarından da daha önceki türk devletinden etkilendiği bu kısıtlı verilerle bile anlaşılmaktadır.
tarih bilgisi kıt bir önermedir. macarlar kendilerine hun demez magyar der. magyar türk kabilelerinden birsiidir. yabancılar onlara hun der. aynı şekilde türk ismini sahiplenen bizler de aslında oğuz'larızıdır. Bizim dışımızda şuan turkic olarak kabilelerle birlikte aslında türkleri oluştururuz.
türklerle beraber, moğollar gibi uralic,altaic uluslarla birleşerek de hunları oluştururuz. hun devletinin bu ırklardan oluşan bir fedarasyon olduğuna dair bilgiler var. çin kaynaklarında Xiongu olarak geçiyor.
ayrıca ciddi yabancı kaynaklar açıkcça Attila ve adamlarının türkçe konuştuğunu söyler.
Orospu çocuğu Kürtçülerin hoşuna gitmemiştir al bir da oku pislik
dünyanın en saygın sinologlarından wolfram eberhard'a kulak kesilelim:
"hsiung-nu kavimleri arasındaki kuvvetli ahenk bize, bunları bir gruptan olarak tanıtıyor ve türkleri de biz, bu kavimler arasında görüyoruz. buna mukabil aceba hsiung-nu ları, türk olarak kabul etmek mümkün mü, değil mi sorusu hakkında muhakkak itirazlar yükselecektir. benim için burada hiç şüpheye yer yoktur. zira, vaktiyle hsiung-nu ların kültür maddeleri olarak nelerden bahsediliyorsa, bunların tamamiyle aynıları, sonradan tu-cüe'lerde geçiyor ki biz, bu tu-cüe'lerin 'türkler' olduğuna hiç şüphemiz yoktur. sonra bütün türkler için bir hususiyet gösteren kurttan türeme efsanesi, hsiung-nu larda da vardır. yine şimdiye kadar tetkik edilegelen hsiung-nu dili bakiyelerinin bugün bile türkler arasında kullanıldığı bu hakikatı teyit eder."
*eberhard, w., (çev. uluğtuğ, n.), çin'in şimal komşuları, ankara 1996, syf. 90-91
çin seddi hakkında belgesel film çekip hunlardan bahsetmeye gerek görmeyen ultra cahil batılıların varlığı nasıl hakikat ise, hunlar üzerine ciddi şekilde çalışmış, saygıdeğer batılı bilim adamlarının varlığı da hakikattir.
bu tez hakkında kendi görüşlerimi sıkça dile getirdim. acaba bu âlimler ne diyor?
dünyanın en saygın sinologlarından wolfram eberhard'a kulak kesilelim:
"hsiung-nu kavimleri arasındaki kuvvetli ahenk bize, bunları bir gruptan olarak tanıtıyor ve türkleri de biz, bu kavimler arasında görüyoruz. buna mukabil aceba hsiung-nu ları, türk olarak kabul etmek mümkün mü, değil mi sorusu hakkında muhakkak itirazlar yükselecektir. benim için burada hiç şüpheye yer yoktur. zira, vaktiyle hsiung-nu ların kültür maddeleri olarak nelerden bahsediliyorsa, bunların tamamiyle aynıları, sonradan tu-cüe'lerde geçiyor ki biz, bu tu-cüe'lerin 'türkler' olduğuna hiç şüphemiz yoktur. sonra bütün türkler için bir hususiyet gösteren kurttan türeme efsanesi, hsiung-nu larda da vardır. yine şimdiye kadar tetkik edilegelen hsiung-nu dili bakiyelerinin bugün bile türkler arasında kullanıldığı bu hakikatı teyit eder."
*eberhard, w., (çev. uluğtuğ, n.), çin'in şimal komşuları, ankara 1996, syf. 90-91