hunlar'ın türk kökenli olmasının işine gelmeyenlerin uydurduğu bir yalan. romalıların torunlarının yaptıkları araştırmayla hunlar türk değil diyorsunuz bravo diyorum kendilerine.
tarihçilerin çok gergin tartışmalara rağmen çözüm getiremedikleri bir tarih muamması. hunların türklüğünü kanıtlamak için illa ki yazılı kaynaklara, isimlerinde türk kelimesinin geçmesine gerek yok. etnografya ve antropoloji uzmanları bunu pek çok kez kanıtladılar. gerek mete han'ın ordu sistemi, gerek hun isimlerindeki türkçe karakterler, hunlardan kalma mezar kalıntıları, gelenekleri, inançları... bu konunun tartışılıp çözüme ulaştırılamamasının bir sebebi hun devletine ait bilgilerin m.ö 1200 yıllarına dayanmasıdır. kaynakların sahibi çinlilere sorarsanız çin seddini türklere karşı değil hunlara karşı yaptıklarını söylerler. çünkü o sırada bu ırkın adı türk değil hun dur. çin seddi inşasından çok sonra türk kelimesi ilk göktürk yazılarında yerini bulmuştur. o devire kadar türk ırkının bizim bugün kullandığımız adıyla karşımıza çıkmaması bu insanların türk olmadığını kanıtlamaz. ayrıca bu iddianın en meşru kaynağı olarak gösterilen çinliler, hunların moğol olduklarını da iddia ederler.cengiz han'ın türklüğü konusundaki tartışmalar da bu minvalde birleşir. ayrıca tarihçilerin türkler konusunda çekiştikleri tek konu hunlar değildir. kimi tarihçiler türklerin sadece 4 büyük devlet kurduklarını iddia ederler ama sadece türkiyede resmi makamlarda kullanılan türk devletleri simgesi 16 dır.
sadece belgesel ve film gibi averaj kesime hitap eden yapımlarda türk adının geçmemesi durumudur. diğer yandan hunların kökeni ile ilgili batı da ve rusya'da konusunda uzman yabancı tarihçiler tarafından yapılan araştırmalar ve basılan kitaplarda hunların türk kökenli bir halk olduğu çoğu zaman dile getirilmiştir.
tabi bir değer neden de özellikle avrupa tarihi bakımından önemli olan atilla yönetimindeki avrupa hunlarında sadece yönetici kesimin ve onun etrafında şekillenmiş bir kaç kabilenin türk kökenli olması durumu vardır. geri kalanlar ise daha çok hunlara biat eden germen ve slav kökenli kabilelerdir.
asya hunları'nın nerdeyse tamamının türk kökenli olduğu kesindir. ama avrupa hunları bir çok tarihçi bakımından türk soylu efendileri etrafında birleşmiş çeşitli ırklardan gelen kabileler bütünü olarak ele alınır. bir ırkı ifade etmez.
şöyle ki, aslında hun diye bir milletin olmaması, zamanında türk kağan'ı mete han'ın ve oğullarının torunlarının hakimiyetini kabul eden milletlerin bütününün hun diye anılmasıyla ilgilidir olay.
mete han çin hükümdarına yazdığı mektupta, kendilerini hunlar, yay geren ve ata binen milletlerin hepsi olarak tanıtmış bu milletlerin arasında türkler başta olmak üzere moğolları kırgızları ve daha bir sürü milleti saymıştır. yani anlaşılan hun'lar onlarca milletten oluşan bir topluluktur... ortaasya'da mete etrafında toplanan milletlerdir.
nitekim bu milletlerin yönetici kadroları ve ordu, o mete'nin kendisine sadık eğitimli 10000 kişilik ordusu tamamen türklerden oluşmaktaydı. o dönemde fethedilen ele geçirilen yerde kadın bulmak ve onunla evlenmek bir töre oldugundan, hunların genel olarak nüfus artışı türk babalar tarafından sağlanmıştı. nitekim o yüzden devamında gelen hun kökenli devletler de türki toplumlar olarak anılmıştı. attila'nın babası moncuk han'da mete'nin torunlarından olması, yani attila'nın da soyunun mete'ye dayanması, türk oldukları olasılığını çok yüksek kılıyor...
ancak şu an hunların soyundan geldiğini düşünen macarların türk olmadıklarını iddia etmeleri zaten onların türk olmadığına işaret eder. bir insanın soyu ne olursa olsun, kendisini nasıl ve ne şekil hissediyorsa odur. kimse değiştiremez tıpkı attila'yı kimsenin değiştiremediği gibi. adam "bastığım toprak benimdir" demiş, koskoca binyıllık roma imparatorlugunu dağıtmıştır...
tanım: macarları bile kimlik karmaşasına sürükleyen tarihçi zırvası.
en az macarlar'ın kendi liderleri olarak attila'yı görüp türk olduklarını kabul etmemeleri kadar saçma bir iddiadır. macarlar kendi kimlik bunalımlarını atlatamamsı yüzünden türklüklerini kabul etmezler.hatta siz türkmüsünüz diye sorarsanız kavga bile edebilirsiniz. hoş bildiğimiz türklere benzer yanları da kalmamıştır. ama onlardaki de akılsa şunları anlarlar heralde. büyük hun devleti ikiye ayrılır. avrupa hunları batıya giderek tuna nehi dolaylarına yerleşir. yani bugünkü macaristan dolayları. ilk hükümdarlarıda balamirdir. attila avrupa hun devletinin 7.hükümdarıdır ve dedeleri orta asyadan göç etmiştir. macarların dili de türkçenin dahil olduğu dil grubundandır. macarlar tuna nehri dolaylarında yaşayan türklerin bir şekilde ortada kaybolduğunu düşünürler ve türklük kimliklerini inkar ederler. ama benimsemeye çalıştıkları slav ırkından da değillerdir. bunca kanıta rağmen onların türk olup olmadıkları konusu macarların değil gerçek türklerin tartışabileceği bir konudur.
hunların zamanında türk kelimesinin geçmemesidir aslında. türk kelimesini daha sonraki dönemlerde farklı şekillerde görüyoruz. bildiğimiz gibi bir devlet adı olarak da göktürklerde görüyoruz. ancak hunlar türk değildir demek yanlış olur.
macarların bunu kabul etmemesi de avrupalıların içinde hor görülmeme isteğidir. çünkü avrupalıların içinde zaten asimile olmuşlardır ve "türk" kelimesi genelde avrupa da sempatiyle karşılanmamaktadır. ural-altay dil ailesini de çürütmeye çalışırlar zaten. ancak kökünü bilen macarlar da yok değildir. turan hareketinin macaristan da başlaması da bunun kanıtıdır.
dünya tarihçilerinin genelinin kabul etmediği hadise.
zira kavimler göçü ardından birçok türk boyunun slavlaşması dünya tarihçilerinin birleştiği bir görüştür. tarihçiler olaya biraz daha kavimsel bakarlar o kadar.
ayrıca, macarların atalarının avrupa hun devleti ve ziyadesiyle atilla'ya dayandığı da tarihsel bir gerçektir. elbette ki, atilla'yı çok daha fazla sahiplenirler macarlar bunda gocunacak bir şey yok, çünkü onlar atilla'dan bu yana oradalar. fatih sultan mehmet'i nasıl tüm dünyadaki türk boyları değil de, osmanlı topraklarında yaşamış olan türkler daha bir ulusal kahramanmış gibi görüyorlar, nihayetinde bu kavimsel, boysal, aşiretsel bir meseledir.
günümüzde macarlar'ın türk olmadıklarını iddia ettikleri bilgisi ise farazidir, zira bunu sadece ve sadece dünyadaki ilk türkoloji enstitüsü'nün 1870 yılında budapeşte üniversitesi bünyesinde kurulması bile çürütebilir.
madem macarlar türk olduklarını inkar ediyorlar neden dünyanın ilk türkologları bu milletin bağrından çıkmıştır?
