sözde mazlum'u zalimden korumak içindir bu.Kanunlar adı altında "biz güçsüzleri güçlülerden koruyacağız,durumu dengeleyeceğiz derler."
Şöyle bi bakıyorum arkadaş,nerde ne kadar kanun varsa hepsi ezeni koruyor ezilene karşı.Ulan diyorum sonra,ne keklemişler bizi yıllarca hukuk,kanun,yasa bilmem ne diye.
Paraya ihtiyacın var,zor durumdasın.Ele güne baş eğmemek için gidiyorsun bankaya,istediğin üç kuruş lan bankanın toplam değerinin milyonda biri belki de.Adamlar o üç kuruş için sana 33 imza attırıyrlar.Koca koca kağıtlar,sayfalar dolusu yazılar çoğunu okumadan muhtaçlığından imzalıyorsun.Zaten bu banka denen "resmie tefeciler" iliğine kadar kurmuş sistemi,her şeyden azar azar almasını biliyorlar.Birde üstüne sözde garibanı kollaması gerken kanunlar bu adamlardan yana oluyor hep,niyeyse artık.
Bunun gibi binlerce durum var.Adamlar sözde insan hakları,özgürlük,bilmem ne bilmem ne hakkı diyorlar.Sonra bakıyorsun adamlar gitmiş bir "taşeron" firma kurmuşlar.Sonra gidip Taşeronun altında bir taşeron daha.noluyor sonra peki,o taşeronun taşeronu çalıştırdığı adamı iliğine kadar sömürüyor.Resmen 10 saniye nefes alamıyor bu taşeronun taşeronunda çalışmak zorunda kalan insanlar.Adamlar hakları olan paranın 5 te birini bile alamıyorlar.VE siktiğimin hak,hukuk sistemi de bu duruma karşı en ufak bir şey yapmıyor.
Bakıyorsun bir gariban bir tane baklava aşırdı diye yıllarca hapis yatıyor.Öbür tarafta yiye yiye arkalarında ki havalandırma delikleri uzay boşluğu kıvamına ulaşmış adamlar ülkeiy dolandırıyor,banka hortumluyor,tüyü bitmemiş yetimin hakkını afiyetle yiyor içeri bile girmiyorlar.Sonra da hak hukuk adalet.
Bir zavallı trafikte kaza yaptığı zaman,en altında ki polisinde en tepesinde kine kadar o zavallıyı eziyor.Suçu 1'ken 1000'e çıkıyor.Öbür tarafta bakıyorsun bir siyasetçinin,bir işadamının oğlu kızı emmisi kusurlu bile olsa kimse dokunamıyor onlara.Oh Oh hepimiz adaletliyiz,hepimiz hukukuz,hepimiz kanunlarınız.
Sonrada diyorlar ki bana sen neden "lawless" sözcüğünü bu kadar seviyorsun.
bilgisiz ağızlarda kaşarlanmış kavram,türkiye'de bulunduğuna inanmadıgım kurallar bütünü,aslı stabil kuralllardan oluşan sosyal hayatı yaşanılabilir kılan adaletle kardeş olan terim,hal-i hazırda okuduğum bölümdür.
ps: hukuk kelime olarak arapça da hak kelimesinin çoğuludur.
tecavüze uğradıktan sonra kötü yola düşmüş iyi aile kızı. iflah olmaz bir orospu olmuştur malesef..
artık ondan fayda gelmeyecektir. ne faydası, bizzat kendisi zarar ziyandır..
mütecavizleri arkasından ağıtlar yakarlar bir de. mitingler filan yaparlar..
ama ne gelir elden, işin zevkine varmıştır bir kez o..
bizim "hukuk"umuzun bekaretinin patladığı günse 27 mayıstır..
ondan sonra bir sağdan, bir de soldan yemeye devam etmiştir..
en genel tanımıyla bireyle bireyin, bireyle devletin ilişikilerini düzenleyen kurallar bütünü.
hukuk kurallar bütünü ve bu kuralların düzenlendiği yasalar türkiye de gayet iyi hazırlanmış. ancak doğal olarak tüm insanları aynı anda memnun eden ve tüm olayları önceden öngörerek -yani kazuistik yöntemle- bir kurallar bütünü oluşturmak mümkün değildir. öyleyse sorun türkiye de olmayan hukuk değil insanların adalet duygusunda, adaleti çıkarları olarak anlayan insanlarda bence.
hukuk çoğunluğun uymayı kabul ettiği kurallar bütünüdür. ülkelerin kendi hukukları olduğu gibi evrensel bir hukuk da vardır. evrensel hukuk dünya insanlarının birlikte yaşamasını mümkün kılmayı amaçlar. ülkelerin hukukları da vatandaşlarının birlikte yaşamasını mümkün kılar.
iktidar ve hukuk ilişkisine gelince hukuk dediğiniz şeyi çoğunluk belirler. iktidar tarafından zaptedilmesine gerek yok. çünkü zaten onun hukuku geçerli olur. hukuk nasıl işlemez? çoğunluk bir şeyi ister, temsilcisi meclis ile iktidar onu yerine getirir ve birileri onu engellerse bunun adı hukuksuzluk olur.
yani 411 milletvekili bu ülkenin çoğunluğunu temsil ettiği halde bir mahkeme evrensel hukukla çatışmadığı halde bunu iptal edebiliyorsa hukuku çiğniyor demektir.
edit: hukukçu ise çoğunluğun koyduğu kuralları uygulamakla meşgul olması gereken görevlilere denir. kendisi kural koyamaz, koyanlara evrensel hukukla zıt değilse itiraz edemez.
yıllarca çuvaldızı başkalarına sokan grubun toplu iğnenin ucu kendisine değer değmez feryad-ü figana başlayıp ülkede olmadığını iddia ettikleri şey.
suç karşısında sesini çıkarması istenmeyen kavram.
toplumsal düzeni sağlamada görevli hak bütünlüğü. aşağı yukarı bu. biraz daha kafa yorulduğunda daha doğru bir tanım da yapabilirdim ama aşağı yukarı biliyoruz...sanırken...
sanıyormuşuz...
valla nedir bu hukuk durumundayım. bu ülke hukuk-guguk arası gidip gelmede.
üniversitede az biraz okudum temel kavramlarını gördüm. az çok bir şeyler bilirim ama...
ama...
ben anlamıyorum...
yazılı kurallarla bile anlaşamayacaksak, ne yapacağız...
okumakta olduğum ancak herkese tavsiye etmeyeceğim fakültem. sevmeyenin, gerçekten istemeyenin yazmaması gereken bir bölüm. zor ve karışık. peki ben memnun muyum bu bölümü seçtiğim için? evet.
Türkiye'de Kamu hukuku ve özel hukuk olmak üzere ikiye ayrılmaktadır ama bilinir ki bu kıta avrupasından kaynaklıdır. Hukuk'u incelerken konuyu iki ülkeye Fransa ve ingiltere'ye indirgeyebiliriz. Fransa kıta avrupası hukukunu yansıtır ve kıta avrupasında ki hukuku kamu ve özel olmak üzere ikiye ayırmıştır. Ancak ingiltere,'de ki "commonwealt" denilen hukuk sistemi çok farklı bir anlayış içerisindedir. Ve ingiltere özellikle başat güç olduğu 17- 19 yy lar arası sömrgelerine bu hukuk sistemini yaymıştır. "Commonwealth" de hukuk sistemi ise ; Ulusal hukuk ve uluslararası hukuk olmak üzere ikiye ayrılmıştır.