önümde anayasa hukuku kitabıyla sözlük okumaktır. (saatlerdir önümde, bir arpa boyu ilerleme kaydedemedim.)
finallerde n'apacağını bilmemektir.
önüne çarşaf kağıdı koyduklarında sövmektir.
yüzlerce sayfalık kitapları taşımaktan omzunun çürümesidir.
binlerce sayfa konuyu son 2 haftada nasıl yetiştireceğini bilemediğin için 2 günde 2 yıl yaşlanmaktır.
velhasılı kelam zordur.*
Hukuk öğrencisi olmak terimi biraz karmaşıktır. Şöyle ki;
Hukuk fakültesinde okumak için sınava girip yeter puan almak o fakülteden başarılı bir şekilde mezun olmak için yeterli olmayabilir. Hukuk fakültesinde okumak için hukukçu doğmak gerekir. Ülkemizde ve dünyada hakkıyla okutulan bir bölüm varsa o da hukuktur. insanın onca kitabı hatim etmesi dört yıla sığmayabilir. Ancak içinizde yanan bir ateş olmalı ki-çoğu zaman bu bile yeterli olmayabilir-hukukçu olarak mezun olun. Üniversite giriş sınavında devasa puanlar aldıktan sonra "Hmmm...puanım hede hede üniversitesinin hukuk fakültesine yetiyor. Gidip okuyayım." demek sağlıklı olmaz. Hukukçu doğan biri için ise puanın önemi yoktur. O sadece okuyup mesleğinin sahibi olmak için bir formaliteyi yerine getirecektir. Sınava girer, kazanır, okur, mezun olur ve adliyede koşturmaya başlar. Onun hayatı budur ve hiç bir rahatsızlık duymaz. Mutlaka bazı engeller çıkacaktır karşısına; fakat hukuk sevdasını taşıdığı sürece o engeller sadece zamanını çalacaktır. Sonuç kaşınılmaz bir başarı olacaktır.
Tüm bu yazılanlar bir de tıp fakültesinde okuyan ya da okumak isteyenler için de birebir geçerlidir. Tıpkı hukukçu doğmak gibi tıpçı da doğmuş olmak gerekir.
Sadece hukuk fakültesini okuyanların değil, hepimizin mutlaka bilmesi gereken onca hukuki işlem, terim ve mevzuat varken bir hukuk öğrencisinin öğrenmesi gerekenler takdir edersiniz ki tüm hayatını kaplayacaktır. Hayatını hukuka adamak gerçek bir hukuk öğrencisi olmak anlamına gelir desek yanlış söylemiş olmayız herhalde.
kalınlığı 55 cm'yi bulan kitaplarla iett otobüslerinde, tramvaylarda harap olmaktır.
eğer aynı gün içinde ceza hukuku ve borçlar hukuku dersleriniz varsa, bavulla okula gelmek farz olmuştur artık.
ceza kanunu: 11 cm
ceza hukuku kitabı: 8cm
borçlar kanunu: 6cm
borçlar hukuku kitabı: 16cm
ve sonuç 41 cm'lik ve ağırlığı 4-5 kilo olması muhtemel tuğla gibi kitaplar. ve evinizle okul arasında tramvay ve otobüs mesafesi varsa ve ders çıkış saatleriniz 6-8 arasıysa, kol kası yapmaya hazır olun.
elinizdeki kocaman ceza kanunu herkesin dikkatini çekebilir ve bir sürü soruya maruz kalabilirsiniz.
hatta bir gün metrobüste, çağlayan adliyesine giden bir yaşlı amcayla karşılaşabilir, 2. sınıf öğrencisi olduğunuzu, icra hakkında hiçbir fikre sahip olmadığınızı anlatmanıza rağmen; amca tarafından sürekli sorulara maruz kalarak amcanın 100 lira için icraya verildiğine şaşırıp üzülebilirsiniz.
kısacası zordur hukuk öğrencisi olmak. he bir de; tekerlekli valiz şart.