olmayan çekiciliktir. yoktur böyle bir şey. he varsa da istisnadır. siz benim gördüğüm hukukçularu görseniz.. anam anam.. birincisi çok takıntılı tiplerdir. ikincisi dağınık olanları da vardır bunların ve fazlasıyla dağınıktırlar. toz içinde yaşayabilirler. hele bir de yurtta kalıyorsa.. yurttaki hallerini görün, ondan sonra konuşun derim. tüm artislikleri dışardadır bunların. içeri girdikleri andan itibaren doğal halleri ortaya çıkar. o makyaj gider, küpeydi bilezikti kolyeydi vs..en rahat ettikleri kıyafetleri giyerler. saçlar dağınık bir biçimde kafada toplanır. terlikler giyilir. diz vermiş pijamalar alta çekilir. gözlükler takılır. ellerinde kahve bardağı ve kitaplarla etüte geçerler. sık sık wc ye giderken görürsünüz. ellerinde tuvalet kağıdı ve likit sabun şişesiyle o terlikleri sürüye sürüye giderler bir de. hele koridorlardaki aynaların yanından geçerken çok güzellermiş gibi kendilerini süzerek geçmeleri yok mu böyle baka baka.. ayy..ayy..
takıntılısı çok takıntılıdır. rahatı da salmış gitmiştir. yalnız değişmeyen bir şey varsa cidden soğuk insanlardır. şu zamana kadar hiçbirine içim ısınmadı. oysa arkadaş canlısı bir insanımdır yani ben. ama bu insanlar cidden sıkıcıdırlar, eğlenmeyi bilmezler. ufak şeylere takılırlar. mıy mıy yaparlar.. he yine diyorum istisnaları tabii ki vardır. ben daha denk gelemedim ama bir yerlerde o istisnaların yaşadığına inanıyorum. artık karşıma bir hukukçu çıkacaksa lütfen bu insanlardan çıksın diyorum.
çok yanlış bir önermedir. hukuk okuyan kızlar çekici falan değildir ama hukuk bitiren kızlar çekicidir. aynı kız yahu aynı kız ama okurken sünepe sünepe gezen saçını taramaktan aciz kılık kıyafet desen berbat olan kız (fakültemde 600-700 kız içinde 5 tane güzel kız sayamazdım) okul bitip de adliye koridorlarına kendisini atınca sanki evrim geçiriyor arkadaş. yok yani böyle bir değişim. okulda spor ayakkabıyla, botla, converse ile, pijama bilemedin eşofman hadi bilemedin kot pantolon bluzla takılan o kız çekiyor mini eteği, giyiyor topuklu ayakkabıyı saçlar desen o biçim atıyor kendini adliye koridorlarına. yani o mezun olunan haziranla staja başlanan eylül arasındaki üç ayda sanki o yıldız tilbe kılıklı kız gidiyor yerine kate upton geliyor. inanın o derece. ankara adliyesine bir gidin bakın sonra da o kızları tanıyan okuldan bir erkek bulup okuldaki hallerini sorun. bu değişimi görse darwin evrim teorisini baştan yazardı. *
kız yurtlarının Hacerleri rahatsız. Kız kızdır işte, yurda girip makyajıyla bileziğiyle oturup masasına dantel örten kız varsa tıp öğrencisi değildir, hukukçuda değildir, mühendislik öğrencisi de değildir nedir o bilmem. Entrylerin bir kısmındanda anladığımız gibi, çekicidir karizmatiktir o kadar ki hemcins hacerler böylesine rahatsız*
yoktur öyle bir çekicilik. Şahsen okuduğum sınıfta yaklaşık 90 tane kız vardır. Bunların anca 5 i çekicidir. 70 erkekte bu 5 kızın etrafında olunca bunlarında egosu tavan yapar.
an itibarıyla sayıları 74 olan hukuk fakültelerinde okuyan çekici kızların oranı, istatistik biliminin verileri ışığında, diğer fakültelerdekilerden farklı olmamalıdır. ancak, sübjektif bakan kişiye göre, hukuk öğrencisi kızlar daha çekici görülebilir.
Ciddi bir duruşu vardır ben espri yapınca gülerdi ablamın arkadaşları ama sonra tekrar eski ciddiliğine dönerlerdi. Biraz korkutur tavırları. Herhalde okuduğu kitaplardan olsa gerek.
olmayan çekicilik. içlerinde epey güzel var ama hem güzelliklerini hem de zekalarını gölgeleyen egoları, hırsları, kıskançlıkları ve aşağılık komplekslerinden dolayı benim gözümde iticileşiyorlar. istisnalar da var tabii.