mühendislik okumak isteyen tm çıkışlı bir öğrenci ygs'de türkçe, matematik ve sosyal bilgileri rahatça çözer ama kafaya oynayan bir öğrenci değilse fen bilgisinden taş çatlasa 10-15 soru çözebilir. yani fenden bir eksiği vardır. lys'yi hiç saymıyorum bile. saf bilgi gerektiren fizik, kimya ve biyoloji derslerinde toplam 90 soruda 10 net bile çıkaramaz.
fakat hukuk okumak isteyen sayısalcı ygs'de türkçe, matematik ve fen bilgilerini rahatça çözer. ek olarak da hiçbir bilgi gerektirmeyen sosyal bilgilerin de hamuğa goyabilir. zamanı kalırsa 30-35 net yapabilir.
alan dışı tercihlerde 8-10 puan arası bir kayıp yaşandığını düşünürsek, sosyal bilgilerden elde edilecek bu kazanç kaybı sıfırladığı gibi durumu artıya da çıkarabilir.
ayrıca kimse darılmasın ama edebiyat/coğrafya sınavı yani lys 3 hakikaten kek. hiçbir bilgisi olmayan adam edebiyattaki 20 türkçe sorusunu çözüp araya da 10 tane ekstra soru sıkıştırdı mı 30 net eder. coğrafya desen, sosyal bilgiler bölümündeki coğrafyadan hiçbir farkı yok. yani biraz yazar, eser, sanat akımları falan çalışılarak çok rahat yüksek puanlar alınabilir.
ayıptır günahtır. madem seçeceksin okulda da tm ol. o kadar insanın çabasını boşa çıkarma. he bi de bunun bi üst versiyonu var o da (bkz: geyiğine edebiyat sınavına giren sayısalcı)
eğitim sisteminin sorunu mu desem faydası mı desem şey edemedim.Eski sisteme göre çok daha iyileştirilmiş ve şekillendirilmiş bu sistemde iyi bir edebiyat ve coğrafya altyapısına sahip öğrencinin katsayı engeline takılmadan rahatlıkla okuyabileceği görülmektedir.ancak şu varki atatürkün üzerinde durduğu çağdaş türkiye'ye böyle boktan bi sistemin yakışmadığı aşikardır.Öğretmenide hizmetlisinide memurunuda doktorunuda ilkokul çağından itibaren yetiştirilip donanımlı ve belirli seviye sahibi yapabilen bir eğitim sistemine sahip olmamız gerekmektedir.işte bunu yaptığımızda bir avrupa bir medeniyet ülkesi olabiliriz
