çağımızın gençlerinin popüler tercihlerindendir. sıralamalar giderek yükselmiştir. millet boş konuşuyor hukuk fakültesine girmek giderek kolaylaştı diye. 2 sene önce 110.000 ile kapatan özel üniversite şimdi 65.000'den sonrasını almıyor. rağbet arttı çünkü.
insanların garanti meslek sahibi olmak amacıyla tercih yapması ve hukuk fakültesinin de bu konuda kıyak olması herkesi hukuka yönlendirdi. okumaktan gurur duyulacak ve okunmaya değer bir bölüm. fakat ne yazıkki yanlış çağda ve yanlış ülkedeyiz.
avukatlık sınavı geliyor, üniversiteler öğrenci bırakmak için fırsat kolluyor, sadece 30 profesörü olan hukuk dalı için 60 tane fakülte kuruluyor. pek çok üniversitede derslerin çoğu araştırma görevlisi, yardımcı doçent gibi yaşları 30-35 civarında olan insanlar tarafından veriliyor.
1980-90 arası olunsaydı hukuk okumak istemek gayet yerinde olurdu amma velakin 1990-2000 arası doğanlar için iş zordur.
Genelde öğrencilerin lisedeyken rehber hocalarının gaza getirmesiyle düşünmeye başladıkları durumdur. Çok düşük bir yüzdesi hukuk fakültesini kazanabilir. Onlar da aslında o bölümde yapıp yapamayacaklarını bilmeyen bir grup balıktır. Çünkü hukuk okumak analitik düşünme yeteneğine ve yorum gücünün çok yüksek olması esasına dayanır. Neyse bir şekilde ite kaka bölüm bitirilir. Herhangi bir sınava ( KPSS gibi) tabi tutulmadan bir yıllık staj sonucunda avukat olursunuz. Fakat şöyle bir gerçek var ki bit kadar Fethiye' de 300' den fazla avukat vardır ve her geçen yıl bu orduya yeni neferler eklenmekte ve eklenenler oldukça niteliksiz olmaktadır. Baktılar olmuyor hemen gözlerini hakimlik sınavlarına çevirirler. Bölge idare mahkemelerine, idari yargıçlığa vs. Burada da iiBF'liler işlerine gelmez. Onlara kota koydururlar. " Onlar neden aynı sınava girme hakkına sahip" diye ortalıkta gereksiz yere öterler. Bölge idare Hakimliği için bir sürü avukat sınava girer ve yeni mezunları dahi bilgileri taze olmasına rağmen başarılı olamazlar. Sonra da bürolarında oturup o icra takibi senin bu haciz benim ömürlerinin sonuna kadar üçün beşin peşinde koşturarak büro kirasını ve para kazansalar da kazanmasalar da ödemek zorunda oldukları vergiyi ödemeye çalışırlar. Bunun yanı sıra çağa ayak uydurmaları da gerekmektedir. Herhangi bir yeni paket çıktığında da en az 1000 lira ödeyerek bunları da lisanslı bir şekilde satın almaları gerekir.
liseye herkes hukuk, doktorluk, psikoloji, mühendislik gibi çok uç hayallerle başlar bu hayaller git gide küçülür ve en sonunda 4 yıllık tutsun da bölüm mühim değil şeklinde son bulur.
asla yapamayacağım eylem. hayatımda gördüğüm en sıkıcı bölüm olduğunu sanıyorum. Bir arkadaşın hukuğa giriş adlı bilmemkaçyüz sayfalık kitabında hukuğun tanımının yapıldığı o ufacık puntolu paragrafı okurken uyuyakalmıştım.
Lise son sınıfların eşit ağırlık sınıflarına ne olmak istiyorsun sorusuna verilebilecek yanıltır.
Lakin üniversite sınavından sonra cogunun fikri ister istemez değişir..
Zaten okuyacaksan para vs. maddi şeyler için okumayacaksın bu bölümü, kendine farklı bir şeyler katmak istiyorsan okuyacaksan tercih edilebilir.
Yoksa hayal kırıklığıyla karşılaşırsın , o okulu da bitiremezsin.
hukuk okumak isteyebilirsin ancak hukuk okumayı ne için istediğin önemli. tabi ki parasal açıdan hedeflerin olabilir. nihayet sırf bunun için hukuk okumak ağır gelir. hukuk adına, adalet adına ve herşeyden önce mağdur insanlar adına birşeyler hissetmelisin ki mesleğini yaparken içine sinsin.
kolaydır.NET.fakat okduktan sonra bir baltaya sap olabilmek zordur bu sistemin içerisinde.bu isteği aklınızdan çıkarmanızı tavsiye ediyorum bu nedenle.zira orta vadede değişimin oluru yok gibi gözüküyor.
Bir mühendis olarak söylüyorum bana bu dünyada okumak istediğin veya olmak istediğin şey var mı diye sorsalar bir saniye düşünmeden "hukuk okumak ve hukukçu olmak isterdim" derdim. Adalet için yaşamak, adalet için karar vermek, adalet için savaşmaktan daha çok mutluluk verecek ne olabilir ki şu dünyada insana.
Hukuk en üstün akademi dalıdır. Yani işte tıpmış, mühendislikmiş yok pdr psikolojiymiş de bunların hepsi fasa fiso. Ulan ülkeyi hukukçular yönetiyor, idare işlerinde hep hukukçular var bazı mallar gelmiş hala "bon doktorom." Diyorlar. Hele bu öğretmenleri hiç anlamıyorum. 1. Sınıftaki bebelere iki harf öğretti diye saygı bekliyorlar. Netice itibariyle hukukçular ülkeyi idare etmese ve diğer mesleklere yapacakları şeyleri anlatmasalar kimseden bir bok olmaz. O yüzden her şeyden üstün olan hukuk ve hukukçuya saygı lütfen.