hugonun boynuzları olmasına rağmen hugolina nın boynuzları olmamasi dikkat çekicidir.
akıllara "acaba hugolina, hugoyu aldatıyor mu?" sorusunu getiren çizgi karakter
son derece sünepe tipli, gündelik giysiler içinde, hiçbir çekiciliği olmayan yaratıktır ve hugo'nun da karısıdır. hugo ulan ne işin var senin kendini bu bakımsız kadın için tehlikeye atıyorsun? git cadı sila'ya, taş gibi hatun, onunla yaşa arkadaş. çocukları da ver hugolina'ya, haftasonları ziyaretine gidersin,olur biter. Evlenme falan tribine de sokmaz seni sila hatun. gül gibi geçinip gidersiniz, değil mi ya? *
çizerinin çizmek için hiç de zorlanmadığı karakter. zira hugoya rujlu bir dudak, uzun bir kirpik ekle, boynuzlarını törpüle, üzerine de bir basma fistan, al sana hugolina.
hugo her ne kadar cocuklugumuzun kahramanı olsa da objektifligi elden bırakmamak lazım ve de hugolina yı yerden yere vurmamak lazım. Hugo ile tencere-gaz ocagı birlikteligi kadar uymaktadırlar birbirlerine. Hatta hugo gibi bi tip için fazla bile güzeldir. Zaten linkte de görüldügü üzre masmavi gözleri vardır. http://img1.blogcu.com/im.../hugovemagazin/bkg003.jpg
malesef ki cadı sila kadar çekici ve at gibi değildir. böyle kara kuru yamır yumur bişey. ahh hügo ah! ne buluyosun o kadında? işte sila ile evlen mutlu ol.
işin aslı aslında zamanında o cadı karı ile hügo dost hayatı yaşar, o cadı hügo abimizin evli olduğunu bilmektedir ve durumu hügo'yu sevdiği için kabul etmektedir, ve hügo bu cadı karıyı gün gelir o karının tadını aldıktan sonra bırakır, kadın bunun intikamı olarak yengemizi ve yiğenlerimizi kaçırır, bu böyle bir 10 sene devam etmiştir sanırım, o cadı karı ile ayrılmalar barışmalar o cadı karının yengemizi kaçırması 10 sene sürdü sanırım, arada sırada hügo'nun kankisi olan tolga abiyi arayarak bizler o zamanlar küçükken ev telefonun tuşları ile hügo abimize yardımlarımız olmuştur, sonuç olarak zararı bize dokandı bu işin, hiç unutmam 10 - 12 sene önce ev telefonu faturası 110 tl gelmişti annem beni o zaman hortum ile dövmüştü.