11. gününe ulaşan ve 3000 den fazla kişinin yaralanmasına, 640 kişinin ölümüne neden olan israil saldırılarına karşı*, ülkesinden israil konsolosu ve personelini kovan devlet başkanı.*
kendi vatandaşlarının çoğunun sevmediği lider. şöyle ki, o geldi geleli hiçbir devlet dairesi çalışmıyormuş, rüşvet almış yürümüş. ekonomik açıdan sıkıntıda oldukları için, chavez'in dış politikadaki siyasi duruşuyla hiç ilgilenmiyorlar.
biraz şova kaçıyor da olsa başımızdakilerin kedi yavrusu hallerine kırk kere tercih ederim, o ayrı.
bal gibi de samimi adamdır. kimsenin telaffuz dahi edemeyeceği şeyleri kanırta kanırta yaptığı için hafif tertip deli muamelesi çekilip güya hafife alınan adamdır. devasa amerikan şirketleri ve onların yerel komprador işbirlikçilerinin tüm entrika ve dalavereyle düzenledikleri karşı devrimi alayının bir taraflarına çakmış liderdir. nerede haksızlık, nerede zulüm ona karşı sesini yükselten, bir yerlerden ses getiren aslan yüreklidir. haksızın, zalimin egemen olduğu şu arsız dünyada yüreklere su serpendir. aslandır,delikanlıdır.
don kişot'luk yaptığı iddiasıyla eleştirilen lider. dünya, petrol rezervinin önemli bir bölümü venezüela dan pazarına sunmaktadır. ülkenin yoksul olmasının tek nedeni, petrol kuyularının tepesinde, ülke kurulduğundan bu yana abd nin oturmasıydı. allah'tan chavez geldi de, siktiri çekti emperyalizme. şimdi yoksulluk'ta, yolsuzluk'ta, azalmaktadır. zira dünya'da krizden neredeyse en az etkilenen ülkeler arasındadır. çünkü planlı ekonomiyi* tercih etmişlerdir. e birde içinde insan sevgisi olunca, filistinde'ki zulüme seyirci kalması beklenemezdi.
helal olsun diyoruz ailecek.
müslümanlığımdan utandım bu adamın yüzünden. onca islam ülkesi sesini çıkarmıyorken, bazı müslüman ülkeler(türkiye misal) israile ' yapmazsan iyi olacak abi, yazıktır etme be abi' der gibi açıklama yaparken bu adam siktiri çekmiştir yahudi oğullarına. belki sadece lafta kalacaktır bu çıkışı, hiçbir boka yaramayıp, bebek kanı akmaya devam edecektir ama olsun sesini zalime karşı yükseltemeyen müslüman( böyle müslümanlık mı olur) ülkeler utansın.
hobileri arasında dünya devlerine siktir çekmek, delikanlı gibi siyaset yapmak vs olan devrimci lider. castro'yla iyi dostlardır. "zaten ne varsa güney amerikada var aq" dedirten, imrendirendir. fidel gibi o da mustafa kemal sevdalısıdır.
iktidara geldiğinde abd ye peşkeş çekilmiş petrol şirketlerini ve enerji kurumlarını kamulaştıran ***, sağlıktan ve eğitimden para almayan, emperyalizm karşıtı bolivar'cı kişilik.
kendisi anti-emperyalist halkçı bir devlet başkanıdır. ülkesinin sola yönelmesi ve yoksullardan yana tavır koyması, sosyalizan bir çizgide hareket etmesi ülkemizdeki ve diğer ülkelerdeki komünistleri elbette heyecanlandıracaktır. ancak komünistler elbette hugo chavez'in daha katetmesi gereken çok yolu olduğu ve ileri doğru atılmadıkça geriye düşeceğini bilmektedirler. venüzela komünist partisi'de(vkp) hugo chavez'i emperyalizme karşı yurtsever, sermayeye karşı halkçı bir devlet başkanı olarak görüyor ancak bir marksist olduğunu iddia etmiyor. zira kimi zaman vkp ile chavez'in partisi birleşik sosyalist parti(psuv) arasında gerilimler olmaktadır. vkp chavez'i korklıkla suçlamakta ve ülkedeki oligarşinin mallarına el koymamakla hata ettiğini belirtirken, psuv'da vkp'yi kimi zaman devrimci güçleri bölmekle suçlamaktadır.
bu siyasi bilgileri geçip, bir de ülkenin durumuna gelecek olursak yoksullar adına önemli gelişmelerin olduğunu istatistikler olduğu kadar yakından yapılan gözlemlerde doğrulamaktadır. ancak gene de 10 yıllık mücalenin ardından en yoksul ile en zengin arasındaki farkın yüzde 40'lardan, yüzde 25 civarlarına düşmüş olması moral bozucudur. sürekli mücadele eden bir toplum bundan daha fazlasını hak etmektedir. her şeye karşın chavez'den söz edilirken en çok bahsedilen şey chavez'in ülke siyasetinin gündemine bağımsızlığı ve yoksulluğu sokmuş olduğu gerçeğidir. geçtiğimiz haftalarda bir televizyon kanalında chavez'i yeren bir belgeselde chavez karşıtı kimliğiyle tanınan bir sosyolog benzeri bir sözü kurmuş olması işin gerçeklerini ortaya koyuyor. üstelik geçtiğimiz yıl ülkenin en önemli gazetelerinden biri chavez'i eleştirirken şu sözlerden bahsediyordu: " chavez çapulcularla birlikte!" bu sözleri gazete ülkenin kuzeyinde uluslararası bir kuruluşa ait fabrikayı işgal eden işçilere verilen destekten ve uluslararası kuruluşun fabrikasına el konulduktan sonra söylüyordu.
ülkedeki okuma yazma seferbirliğini, işsizliğin azalmasını ve yoksullar lehine yapılan değişiklikler dışında chavez'in en büyük hatası arkasındaki kitlelerin desteğine rağmen radikal sayılabilecek bir çıkışı yapamamış olmasıdır. üstüne üstelik burada chavez ve çevresindekilerin açık olarak sosyalizm hakkındaki bilgilerinin yetersiz oluşları, ülkedeki diğer solun biat eder bir şekilde hareket etmesi cabasıdır. chavez'siz bir şeyin olmaycağı açıktır. ancak artık bilinen bir şey var ki; ülkenin komünistlerinin bir an önce ittifak politikasında merkeze oturması gerekiyor. aksi halde bir çok umut bağlayan şahıs önemli ölçüde hayal kırıklığına uğrayacaktır.