düşünüyorum da düşüncelerin en güzeli senin beni düşünüp... off hayır hayır, o bu değildi. düşünüyorum da şu sözlükte tanışıp acayip çok ve garip bir şekilde sevdiğim nadir hatta çok çok nadir insanlardan kendisi.iyi ki buldum,çocuuğum benim.*
ankara da halı sahalanıyoruz zirvesinde 2 şut çektim 1i gol oldu, onunda asistini bu yazar yaptı. çünkü önceki zirvelerde bir bağ kurmuştuk, nasıl unutulur ki şimdi bu gol. hem de fenerbahçeli gönlümde tahtı kurdu bile.
korkutmuş yazardır.. kendisi bilir efendim.. ankara zirvelerinin birinde tanışılmıştır. kibardır gazilidir. bir de keşke nefese de gelse dedirtmiştir. bir sonraki zirvede görüşmek dileğiyle diyor ve sözü hporiot34 e bırakıyorum *
zirvede gördüğüm ve muhabbetini çok merak ettiğim yazar. pek konuşma fırsatımız olmadı maalesef. ama izlenimlerime dayanarak söylebilirim ki sempatik bir yazardır kendisi.
zihnimizin perdesini aralıyoruz zirvesinde elimi sıkıp nickini söyledikten sonra sadece 34'lü bir şeyler anlayıp hiç bozuntuya vermediğim, zirve boyunca konuşamadığımız için gözgöze geldiğimiz zamanlarda kendisine gülümsediğim yazar.
ateş alıp gittiği zihnimizin perdesini aralıyoruz zirvesin de farkettim ki, alıç meyvesine tutku ile bağlı bir yazar arkadaşımız. markasız'ın getirdiği kolyeyi tek seferde bitirdi, hatta "daha yok mu?" sorusunu duyar gibi oldum.
şarkı söylemem yüzünden zirveyi erken terk ettiğini düşündüğüm oysa kendisi ankara'yı terk edecek olan yazar. tamam kötüydü ama o kadar da değil.
inanılmaz pozitif enerjisi olan bir insan.
mikrofonla haşırneşirliğim yüzünden konuşmaya pek fırsat bulamadım ama beraber şarkı söyledik bir sonraki zirvede görüşürsek muhabbet etmeyide denemeyi düşündüğüm yazar.
usta 5000 kere söyledim hala unutabilme barışarısına, erdemine eriştin. helal olsun *. kendisi biz çocukken çok satılırdı. kendisine alıç derlerdi, ki hala öyle diyorlar. ekşimsi güzel bir meyve.
kendisi kolye zannettiği alıç ipini tek başına 20 tane yiyerek bitirdi. usta bir tane alabilir miyim diyenlere kibar bir şekilde bunun imkansız olduğunu ama einstein'ın izafiyet teorisine göre aslında yiyebileceğini de söyledi. sonra karşısında yalnızca bir alıç isteyen adam beyin bedava olunca bu zamandan faydalanıp yemeye devam etti ve bitirdi.
gazide okuyan arkadaş kendileri. ilk zirvem olduğu için bu seferlik bir şey demiyorum, ama sonraki zirvelerde muhabbet edemezsek sonuçlarına katlanacak. **
kaybettiğim mesajı çıkartmış, teşekkür ediyorum. çelişkinin manasını öğrendikten sonra sözlük nedir ne işe yarar hangi fikirle açılmıştır öğrenmesi gerekiyor öncelikle, her başlık ayrı bir alemdir, konsepti ayrıdır vs. benim yüzeysel de olsa bir fikrim vardır şu dünyada çoğu konuda, öcelikle bana ahkam kesmesin. siyaset hakkında girdiğim mesajları ayrı bir yere koysun, uludağ sözlük ve yazarları hakkında girdiğim mesajları ayrı bir yere koysun.
benim burada belli başlı kalıplarım oluştu ister istemez. siyaset hakkında, gerçekten fikirlerimi yazıyorum. sözlük ve yazarları hakkında devamlı atıp tutarım, en olumsuz şeyleri yazarım. cinsellik hakkında kimi zaman tasvip etmediğim şeyleri de yazarım çeşit olsun diye. bir de özel yazılarım vardır onlar da ayırt edilir. buradaki yazarların da yarısından çoğu net biçimde henüz olgunlaşmamış çoğu konuda, belki dörtte üçü hatta, atıp tutmamın sebebi budur. tevazu iyi bir şey fakat bu konuda tevazuluk bir durum yok, mal meydanda. troll olmanın bile bir adabı vardır, uç fikirleri yazmanın bile bir adabı vardır burada onu bile bilmeyen gerzek çok. çatır çutur sallarım da sözlüğe ve yazarlarına, birkaç kişi hariç şuradan tanımam kimseyi insanlar niye kendi üzerlerine alınıyorlar bilmiyorum. olay yaratma o yüzden hakaret makaret diye sana bir şey dediğim yok korkma. tanımam etmem!
ayrıca muhabbetin kronolojik sırası;
-arkadaş kurtlar vadisinin gazi'ye gitmesiyle ilgili bilgi mesajı atar.
-ben diziye ve ona verilen değere atıp tutuyorum sözü açılmışken.
-özel mesajlaşmalar başlıyor.
-sonra nick altına taşıyor muhabbeti.
ben kendimi bildiğim için gayet rahatım fakat onun bunu anlamasına imkan yok(bak bu da hakaret değil, fakat yok işte imkan, tanımıyorsun ancak buradan polemik). şu sözlük geyiğinde nick altı tartışanlar kadar güldüğüm şey yoktu onu da yaptım en sonunda artık gerçek bir uuuuuuuuuser oldum sanırım, çok mesudum.
bu kendisine son mesajım(öyle gözüküyor ama cevap değil, bir sonraki mesajının konsepti de bu olsun bak nasıl cevap değil falan diyebilirsin). nasıl bir hırs ki sebebini bilmediğim biçimde bir şeyi ispat etmeye çalışıyor, kime niye ne ispat etmeye çalışıyor bilmiyorum, benim kim olduğumu amacımın ne olduğunu da öğrenmeye niyeti yok, amacının polemik olduğu belli gibi. kendisine şu şarkıyı armağan ediyorum;
özel mesajlaşmaları dışarıya yazmaktan çekinmeyen, hoşçakal dedikten sonra nick altına gelip hala ayar vermeye çalışan yazar. beni de bu gereksiz mesajı yazmaya mecbur bıraktı işte. bir insanın hem karşıdakini ezdiğini düşünüp, hem de ısrarla hala ona sataşması da ilginç. susmaya çalışıyorum inadına devam ediyor, nedir hocam olay? sen burayı ciddi bir yer mi sanıyorsun. ben değilim, arada esiyor oluyorum, arada esiyor saçmalıyorum. limon sıkma ve uzak dur yeter, başka yerde tatmin et kendini.