aslında bu durumu anlamak hem zor hem de bir o kadar kolay durum. siz hoşlanıyorsunuz diye o da sizden hoşlanmak zorunda olmadığını o an idrak edemeseniz de sonradan anlıyorsunuz. ama durum o da değil esasen. önemli olan gerçekten hoşlandığınız için, yani o hoşlandığınız kız için elinizden geleni yapmanızdan emin olmak. ha elinizden geleni yaptığınızı düşünmüyorsanız bile karalar bağlanacak bir durum yoktur. çünkü bazen elinizden gelen her şeyi yapmanıza rağmen o elektrik tutmayabiliyor. sizden kaynaklı olmasa da olabiliyor. ve bunu düşünüp içiniz sızlayana dek kendinizi ister istemez suçlayabiliyorsunuz. sızlamadıktan sonra gerçekten unutmuş oluyorsunuz zaten. işin biraz psikolojik tarafı. umarım çok sevip çok sevileceğimiz kişileri buluruz. bu kendi mutluluğumuz kadar tüm toplum içinde iyi bir şey aslında.
insanı hayattan sogutan acı gerçek. siz onla el ele tutusup sahilde beraber yürüdügünüzü hayal edersınız. konusursunuz ama o sizi iplemez. belki gönlü baskasındadır belki sizden hoslanmamıstır sizde sadece canınızın yandıgıyla kalırsınız...
adamın canını sıkar sözlük. sen ondan hoşlandığını söylersin ve konuşmak istedikçe o senden kaçar. ne yapacağını bilemezsin:
tekrar mesaj yazsan, karşılıksız kalan mesajlara bir yenisi daha eklenecek. mesaj yazmasan onun yazacağı hiç yok zaten. pürf..
