yıllar öncesine tekabül eden bir dönemdir. o zamanlar 110 diye bir grup vardı. adamlar özledim seni diye bir parça yapmışlardı. şahane sözleri olan söz konusu parça hatun kişiye gönderilmişti msn üzerinden. çok anlamlar ifade etmişti vakti zamanında. sonra bir dahi çıktı işin kolayını buldu. facebook'u kurdu. upload/download derdi olmadan kendine ait bir profilde istediğin şarkıyı paylaşmanı sağladı. e tabi herkesin kolayına geldi.
metalden hoşlandığım halde, sırf o seviyor diye chopin'in bilmem kaçıncı senfonisini yolladığım yıllardı. nightwish'ten while your lips are stil red'i yollamıştım da çok sevmişti mesela. ben de çok severdim. slow sanmıştı önce, sözlerinin anlamından hiç bahsetmemiştim. sadece isminin anlamını söylemiştim havadan sudan konuşuyor gibi. beğenmişti.
birkaç hafta sonra, geceleri kardeşiyle uyurken o şarkıyı dinlediğini söylemişti bana. sırf onunla aynı şeyleri hissedebilmek için ben de yapmıştım aynısını. aslında zaten zaman zaman ben de yapardım bunu, ama ilk kez bu denli etkilemişti beni. bir yandan da o geliyordu çünkü gözlerimin önüne.
sonra o bana şirinler'in şarkısını attı. evet ya, bildiğin şirinler. kardeşi için indirmiş, çok hoşuna gitmiş, bana da attı. ben geceleri onu dinledim, yine etkilendim.
ve anladım ki, ankaralı namık'tan "arabada beş evde on beş"i atsa da seveceğim.
masum zamanlardır. eyy gidi geride kaldı o günler artık atsanda dinlemezler zaten ayıp olmasın diye bi açar bakarlar ki hangi müziği yollamış diye. terbiyesizler.
sene 2004 falan, bende o zamanlar cep telefonu bile yok, durumum o kadar vahim. haftalığımı salı günü öğleden sonraya kadar bitiriyor, diğer günler 10 kuruş 25 kuruş yol parası tedarik ediyor yaşıyoruz... ( hatta o zamanlar kimse kuruş tabirini kullanmıyor bile)
babam'a beleş tatil çıkmış alışveriş yaptığı firmaların birinden, babam da beni yollamış oraya, dünyanın en ulvi olaylarını yaşamak için götümü başımı yırtıyorum
o zamanlar bile laptop'um var, param yok ama * millet birbirine lan bu şarkı benden sana gelsin diye pervasızca yolluyor... bir 'hayalet sevgilim' herkesin dilinde, bir de 'kaderimde bu da mı vardı, sevdiğimi başkalarıyla.' arada birkaç kızla msn üzerinden aşk yaşamaya cürret ediyorum, kız bana aa bu şarkı çok güzel yollayayım mı dese offline oluyorum, internet kotalı söylemesi ayıp, 3gb'yi geçersek babam şırıngayla kan alır münasip yerlerimden... side'ye magic life mi öyle bir yere gitmişiz, odada internet var, bütün kızlara yazıyorum yollayın lan şarkıları diye, tek tek geliyor şarkılar... o zamanlar rockr_kacak, immunity89 falan var, msnde dertleştiğim, işte ona benzer olanlardan biri de bu şarkıyı yolluyor... ulan dinliyorum çok samimi geliyor... 2004ten 2006ya kadar çıktıgım her kızla şarkımız yaptım bu parçayı... anlamadıgım ulan bunun neresine iki gün önce tanıştıgım kıza bağdaştırıp şarkı yapıyorum, çok entresan yaa... Şarkı da hayalet sevgilim...
sanıldığı gibi öyle çoook eski bir dönem değildir. 2 sene öncesidir. bilemedin 3. hayır nereden biliyorum diye soracaksınız, halen sevgilim olan hatunla 3 sene evvel tanışmıştık, msn'de konuşmalar falan. daha dün mevzusu döndü,
-hayatım yaa şu şarkıyı dinleyince aklıma sen geliyosun direkt...
+hehhe ben kuşlardan da küçüktüm bir gece vaktiydiii nırım nırım... niye ki balım?
-daha ilk tanıştığımızda yollamıştın msnden... o zaman beraber değildik.
+aa bu şekilde mi yavşamışım hahahaha... çok iyiymiş, hoşlandığımı bu şekilde belli eden son kişilerden olmuşum desene...
-hahaha aynen ya o olaydan sonra bi daha msne girmemişim ben.
+hahaha ben de... seni tavlayıp kapatmışım o defteri
sevdiği ile konsere gitmek için takla atan bir nesil de vardı.
aslında msn dönemi pek uzak değildir. aynı iğrenç ve çirkinliği ile sadece şekil, şemal
değiştirerek devam etmektedir.
not: durun mnsakym. ne çabuk geçmişten kederlenmeye başladınız mikrosoft nesli.