geçen aksaray'daki historia da oturuyorum böyle, neyse kızın biri geldi yine, neymiş işte böyle yakışıklı böyle karizma böyle efendi böyle zengin görmemişmiş bak hele bak! yahu dedim zaten ben günde 451 defa bunu duyuyorum başka bir şey diyeydin ya la manyak dedim.
pıstı küstü bu, dedim aloooo garson ağlayan şu hanımefendiye benden çek bir viski üstü süslü olsun!
getirdi viskiyi içmeye başlarken dedim, bak kızım sen yollusun belli ki ama ben hamd olsun buraya tek geldim derken şap diye masaya kulak kirim düştü, hiç şaşırmadım ki olabilir yani erkeğin hası kulak kirinden belli olur zaten, neyse işte bu gördü bunu, dedim işine gelirse kızım biz böyleyiz bağcılar çocuğuyuz zoruna gittiyse siktir git masamdan!
ne dedi biliyor musunuz yahu,
dedi ki yok ya dedi manyak mısın karizma şey yememi istersen yerim bile sen yeter ki beni buradan alevine götür seviş!
yahu dedim yuh ya yuh ya! hoop garson diye tekrar bağırdım, lan dedim şuraya geli,yoruz 4 dakika kahvaltı yapıp gazete okumaya aldığınız karılara bak içeriye! aman efendim dedi yaman efendim dedi ne demek köleniz fırat sizin için ne yapabilir!?
dedim hemen boşalt burayı, boşalttı 1 dakika da, gel buraya fırat dedim. geldi, bak oğlum dedim olmaz böyle esnaflık bu kafayı değişmedikçe büyüyemezsiniz. tamam prens hazretleri dedi emredersiniz dedi. haydi bakalım işine bak diye postaladım hımbılı, neyse sonra kalktım holdinge gittim işe geçtim. kısacası kulak kiri yiyen kızlar var beyler. ama siz benim gibi karizma mısınız orası tartışılır. teşekkürler.
Betimlemesi imkansız, ne desem tanımı eksik olacak hadise. Hoşlanılan kızla tam da bir yılı opsiyonlu 3 yıllık sözleşme yapacakken kulaktan lök diye düşüp akışı tersine çevirecek bu sarımtrak insansı salgı hayatı zindan eder.
