Korkunun ecele faydası yoktur gençler. Tipe güvenmeme, reddedilme korkusu filan aşın bunları. Tiple olsaydı, güzel kızların yanında çirkin erkekleri görmezdik. Kabul edilmeye gelince; kızlar, cesur ve kararlı erkekleri sever, hoşlandığını bile dile getiremeyenle işi olmaz. Erkek açılamadığında, zannetmeyin ki kız sizin çok hoşlandığınızı sansın. Arkanızdan diyeceği tek şey 'amaaan napıyım bu sünepeyi'
çeşitli sebebleri olabilir. arkadaş ortamından biri hakkında duygusal düşünceler geçiyorsa olası bir hayır cevabının olgunlukla ve 2 kişi arasında kalmıyacağından çekiniyor olabilir. arkadaşlıktan sevgililiğe geçiş durumu varsa zor olabilir..
hazır hissetmiyordur kendini. ayrıca tepesinde azrail beklemektedir. öyle de imkansız bir durumdadır. sahi:
allah ım! şu azrail e birşey söyler misin?az öteye kayabilir mi acaba? bunaldım iyice ya.
Kimi zaman yeterince hoşlanmamak, kimi zaman kendini yavşak gibi gösterme korkusudur. Ortalık yavşak kaynıyor zaten. Guzel bir kızın kim bilir kaç yavşayanı vardır. Onlardan biri olmak istemez bu tip erkek. Kızın kendisini potansiyel bir yavşak olarak görmesinden korkar. Kızın gözünde ciddi görünmemekten çekinir. Adımı kız atmadan atmaz, farklılık yaratmak ister. E tabi kız da o adamı atmaz. Mal gibi kalınır.
mesela erkek sana baktığın da yarak gibi kafanı çevirirsen o çocuk sana nasıl açılsın mal kezban. açılmasını istiyorsan biraz yol yap ki adamda ona göre davrasın amk. iyi çocuğu itele kakala hor gör sonra bana açılmıyor kusura bakma lord of the kezban o çocuk sana yarrak açılır he sende kıllı vajinanı 29 yaşından sonra bir hanzoya aile zoruyla verirsin olur biter.
Bence reddedilmekten korkuyordur. O kişiye çok değer veriyordur ve o olmadan hayatında bir boşluk olacağı için onu kaybetmek istemiyordur. Aslında bakılırsa bu korkaklıktır. Erkek adam korkak olur mu ya? Ben bile hoşlanırsam gider direk söylerim. Sizlerde öyle yapın bence. Ölümlü dünya, bir daha mı geleceğiz dünyaya aman.
dikkat ile irdelenmesi gereken, üzerine tartışılması, düşünülmesi gereken ve biz erkekleri çıkmazlara sürükleyen durum.
öncelikle şunu belirtmek isterim hayatımda hiçbir zaman playboy triplerine girmedim çünkü hiç bir zaman o yaşayış tarzına özenmedim. dolayısıyla o yönde bir yaşantımda olmadı. bu güne kadar beraber olduğum sevgililik ilişki yaşadığım kadınlardan yola çıkarak diyebilirim ki utangaç biri değilim çekingen biri de değilim dolayısıyla.
ama bu demek değil ki hoşlandığım her kadına gidip açılacağım. bu saçmalığın daniskası kendinizi başkalarının karşısında aptal durumuna düşürmenin gereği yok. biri kalkıp demiş ki '' hayat kısa neden beklemektesiniz gidin söyleyin''. siz bu adamı dinlemeyin. hayat kısa kuşlar uçuyor
şimdi bir örnekle durumu açıklayalım:
bir kadınla tanıştım gayet normal bir arkadaş ortamı içerisinde ve yine aynı arkadaş çevresiyle bazı grup çalışmalarında da bulunucaz. neyse hoş bir kadın fakat o sıralar tamamen arkadaş gözüyle bakıyorum. araya hayli bir zaman girdi (3-4 ay kadar) sonra tekrardan beraber aynı grupla bu sefer daha fazla vakit geçirmeye çalıştık ve grup içindeki konuşmalardan, anlattıklarından, fikirlerinden ve kafa yapısından ben hayli etkilendim ama kendimi dizginlemem gerektiğini biliyorum çünkü bir ilişki yaşamamız bana pek mantıklı gelmiyor niyeyse. sonra gel zaman git zaman en nihayetinde kendimi dizginlemekten vazgeçtim. bir akşamüstü saatleri aldım telefonu ve aradım. dedim ki: '' işin yoksa 1 saat sonra bi' kahve içelim mi ne dersin ?'' kabul etti. ben hiç mi hiç beklemiyordum ama kabul etti hemde 1 saat sonraya. bir kadın sadece 1 saat sonrası için evden kalkıp yanınıza gelmeyi göze alıyorsa gerçekten sevinmelisinizdir bence. ( en azından ben böyle düşünüyorum/düşünüyordum )
neyse güzel bir buluşma oldu gayette keyif aldım. işin kötüsü ise dahada etkilenmeye başladım ve artık fark ettim ki kendimi tutamayacağım. farkettim ki ben bu kadından hoşlanıyorum. sonra aradan 1-2 gün geçti. ama 1-2 gün boyunca hiç ama hiç konuşmadık ne mesaj ne telefon. sonra ben yine aldım telefonu aradım. bu sefer bir yemek teklifinde bulundum 2 saat sonrası için ve bu teklifte kabul edildi. o an için hayli iyi hissediyordum kendimi. çünkü gelmek istemeyen bir kadın yada üşenen bir kadın gözümün üstünde kaşım var der yine de gelmez istemedikten sonra neyse uzatmayalım bu buluşmalar 1-2 defa daha gerçekleşti biraz daha toplu zaman geçirildi falan filan derken bahsettiğimiz kadının yine bir sebepten şehir dışına gitmesi gerekti.
kalktı gitti.
bu arada bahsetmem lazım bu buluşma teklifleri sadece benden çıkıyor. evet belki kadın kişisi davete icabet ediyor fakat asla davet kısmını kendi üstlenmiyor. ayrıca buluşmalarda da zamanın nasıl geçtiğini farkedemiyoruz, gülüyoruz eğleniyoruz herşey keyifli harika ama gel gelelim ben mesaj atmadıktan sonra ben aramadıktan sonra aramaz mesaj atmaz bir durumdayız. gerçekten bir ara denedim henüz şehir dışına gitmeden önce 1 hafta hiç mesaj atmadım o da atmadı. ama ben mesaj atarsam 5 saat aralıksız konuşabiliyoruz. böyle garip bi durum
neyse şehir dışına çıktı demiştim 3-4 hafta yok ortalıkta önce 2 gün bekledim. sabrettim ve mesaj attı kısa bir naber nasılsın konuşmları geçti ve öylece kaldı ardından ben yazdım 1-2 gün sonra yaklaşık 4-5 saat konuştuk ettik ( mesajlaşarak ). fakat ne olduysa oldu ve o günden sonra o keyifli konuşmadan sonra bir daha hiç bir şekilde konuşmaz olduk. ne o aradı ne ben aradım ne de başka bir şey. ve bu iş böylece sürüp gidecek gibi de duruyor.
yanin demem o ki bu durumda ben neden gidip açılayım ki ? çok saçma değil mi ? iyiki bir anlık gaza gelip de içimdekileri söylememişim bence sizde söylemeyin oldukça sabırla bekleyin durumu iyice ölçün tartın ardından hamlenizi yapın hem üzülmeyin hem özgüveninizi kaybetmeyin.