hoşgörüden bahsedip dinden cıkanı oldurmek

entry7 galeri0
    7.
  1. 6.
  2. ateist gözüyle hayata bakmak kaynaklı hayatı yanlış anlama serisinin son filmidir.

    günümüzde kullanılan anlamıyla insan hakları, hoşgörü, humanizm, kardeşlik vb. kavramlar hep gavurların kendi hayatlarını düzenlemek için uydurdukları, dinsizlik çıkışlı kaynaklardır. ki bu da dinsizliğin de bir din olduğunun, kişinin dinsiz olamayacağının bir ispatıdır.

    gelelim neden çelişki olmadığına: tv, dergi, birçok internet sitesi ve tüm bu tip günümüz yayın organlarının bize sürekli telkin etmeye çalıştığının, gerçek ve mantıklı olanın bu tip olması gerektiğinin sürekli telkin edildiği yaşam biçimi, insanlıktan uzak, zavallı bir yaşam biçimidir.

    müslümanlar dışında tüm insanlık, müslümanlara ibret olsun diye yaratılmıştır. bir kısmı yok olacak diğer kısmı da cehenneme odun olacaktır. kısaca şu içinde bulunduğumuz göz açıp kapayıncaya kadar bitecek olan fani hayat ve dünyada, sadece müminlerin maşasıdır kafir ve münafık olanlar.

    allah korkusu, müslümanın tek korkusudur. çeşitli sebeplerle (akıl baliğ olmamak, aileden yeterli eğitimi alamamak, yanlış bir çevreye sahip olmak etc.) dinden çıkan veya çıkmaya meyillenen müslüman uyarılmalı, doğru tarafa sık sık döndürülmelidir.belli bir süre takibe alınıp izlenmeli, daha sonra iyice dinden çıktığı görülürse öldürülmelidir.
    çünkü bir kez dinden çıkan, daha sonra iman ettim dese bile yine çıkacak, diğer müminleri de saptıracaktır.

    son tercih olarak kullanılmasına rağmen islam'da bulunan bir gerçektir.

    örneğin:
    yemame'den dönen birisine, hz. ömer (r.a) ciddî birşeyin olup olmadığını sorar. gelen zât, ciddî ve önemli birşeyin olmadığını, sadece içlerinden birinin irtidat ettiğini söyler. hz. ömer (r.a) heyecanla yerinden doğrulur ve, "ona ne yaptınız?" diye sorar. adam, "öldürdük" deyince, hz. ömer (r.a) aynen allah resûlü (s.a.s) gibi bir iç geçirir ve adama hitaben, "onu bir yere hapsedip bir müddet bekletmeli değil miydiniz?" der. sonra da ellerini kaldırır ve rabbine karşı şu niyazda bulunur: "allah'ım, kasem ederim bunlar bu işi yaparken ben yanlarında yoktum. ve yine kasem ederim, duyduğum zaman da yaptıklarından hoşnut olmadım."

    (bkz: muvatta, akdiye 58)
    0 ...
  3. 5.
  4. - hocaefendi dinden çıkan öldürülüyormuş
    + olur mu çocuğum önce uyarıyoruz
    - uyarınıza aldırmayınca?
    + öldürüyoruz
    - e hani hosgoru, barış, sevgi vs?
    + uyardık ya anunakoyım
    1 ...
  5. 4.
  6. 3.
  7. Yaşanmış durumdur efenim

    (bkz: madımak)
    1 ...
  8. 2.
  9. Fasil : HUNEYN SEFERi
    Konu : Kur`ân-ı Kerîm okumak;Mürtedlerin öldürülmesi;Nâfile ibâdeti tâkat dâhilinde yapmak
    Ravi : Ebû Mûsâ el-Eş`arî
    Baslik : MUÂZ iLE EBÛ MÛSÂ`NIN YEMEN VÂLiLiĞi

    Hadis : Rivâyete göre şöyle demiştir: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem Ebû Mûsâ ile Muâz ibn-i Cebeli Yemene (vâli, hâkim, zekât âmili) göndermişti. Yemen iki mıntıka olup Resûlullah bunlardan her birisini bir mıntıkaya memûr etmişti. Sonra (bunlara verilen talîmât cümlesinden olarak): halka kolaylık gösteriniz de zora koşmayınız ve müjde veriniz; (mûnis olunuz) da ürkütmeyiniz! buyurdu. Sonra bunlardan her biri memûriyet mahalline gitti. Alî (rivâyetine devamla) der ki: Bu ikisinden her birisi kendi mıntıkasını dolaşıp arkadaşının mıntıkasına yaklaştığında arkadaşını (ziyâretle) dostluğunu yenilemek ve ona âsanlık temennî etmek itiyâdında idiler. Bir kere Muâz kendi mıntakasını dolaşıp arkadaşı Ebû Mûsânın vilâyetine yaklaştığında devesine binerek dostunu ziyârete gitmişti. Ebû Mûsânın bulunduğu yere vardığında onu bir yere oturmuş, etrâfına da bir sürü halk toplanmış bir vaziyettebuldu. Aynı zamanda yanında iki eli boğazına bağlı birisinin durduğunu gördü. Muâz (bu garib vaziyeti istiknâh ederek) Ebû Musâya: - Ey Abdullah ibn-i Kays (Ebû Mûsânın adıdır) bu ne iştir? diye sordu. Ebû Mûsâ: - Bu elleri bağlı duran (yehûdî) bir kişidir. Müslümân olduktan sonra irtidâd etmiştir! dedi. Muâz ibn-i Cebel de: - Bu mürted öldürülmedikçe devemden inmem! dedi. Ebû Mûsâ: Bunun katli için mi geldin, haydi in! dediyse de Muâz: Bu mürted öldürülünceye kadar inmem! di(ye ısrâr et)di. Bunun üzerine Ebû Mûsel-Eşarînin emri ile mürted yehûdî öldürüldü. Sonra da Muâz devesinden indi. (Esnâ-yı sohbette) Muâz, Ebû Mûsâya: - Kurân (hatmin)i nasıl ve ne zaman okursun? diye sordu. Ebû Mûsâ da: - Günün müteaddid zamanlarına ayırarak okurum. (Bir saatte ve bir defada okumam) dedi. Bu defa da Ebû Mûsâ: - Ey Muâz! Ya sen nasıl okursun? diye sordu. O da: - Ben gecenin ilk zamânında uyurum. Sonra uykumdan bir kısmını uyumuş olarak kalkarım ve Allahın takdir buyurduğu kadar Kurân okurum. (Ve namaz kılarım). Namazımda Allahtan sevab umduğum gibi uykum husûsunda da Allahdan sevab umarım! dedi.
    HadisNo : 1638

    http://hadis.ihya.org/buhari/konu/1003.html
    2 ...
  10. 1.
  11. en kallavisinden çelişkidir.

    madem senin dinin sana benim dinim bana, madem islam barış ve hoşgörü dinidir, peki o halde dinden çıkanın öldürülmesi ne ayak?

    (bkz: murted)

    aha böyle apışıp kalırsınız.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük