how do you do, insanlar pek tabi karşılaştıkları zaman birbirine söyleyebilecekleri bir tümcedir, fakat selam merhaba diye çevirmek anlamsızdır. selam, hi,hey, hello diye çevrilebilir. 'How do you do' kalıbını naber, nasıl gidiyor diye çevirebiliriz. haliyle bir soru anlamı taşır,'well,thanks' diye cevaplamak nezakettir fakat biz de Türkiye'de insanları ilk gördüğümüz zaman selam, merhaba demek yerine naber,nasıl gidiyor diyebiliyoruz, o bakımdan bu kalıpları da selamlama sözcükleri altında kategorize edebiliriz, ama kesinlikle merhaba demek değildir. 'how do you do' nun yanında how are you doing de derler ingiliz arkadaşlar hawyıduin diye hatta bir kerede çıkar ki ağızlarından kendileri bile anlamazlar, how the life is going on? how are things going? whats going on? what the hell is going on? what the fuck is going on there? what the fuck! diye sıralanabilir tabi sorularımız. *
memnun oldum demektir. bir kalıptır. bu yüzden hemen nasıl yapıyorsun şeklinde tercüme etmeye çabalamayınız.
ayrıca buna benzer kalıp sözlere en iyi örnek için:
(bkz: you are welcome)
çeviri sanatının * kesinlikle bir kalıba bağlanmayacağını savunduğum, herşeyi çevirmenin manasızlığını belirttiğim girdilerim mevcuttur. haliyle çeviri için pek bir eforum da bulunmamaktadır, lakin açık birşey belirtilmiştir. memnun oldum ve türevleriyle uzaktan yakından alakası yoktur. evet 'whats up' ın kibari daha bir formalidir. *
shakira'nın nakarat girişinde how do you do deyişiyle insanda huzur uyandıran ortalarında ya allah yankıları eşliğinde klise çanları çalan, bazı arap ülkelerinde yasaklanan bir shakira şarkısı. tavsiye edilir.
Shakiranın allahı sorguladığı , anlamı muhteşem olan bir o kadar da güzel ve akılda kalıcı shakira şarkısı.
Thine is the kingdom and the power and the glory ameeeen diye bağırdığı yerde içinizin titrememesi imkansız.