sen her sabah kahvaltıda muhlama'nın kuymağın dibine vur, bütün zekanı gücünü kuvvetini mısır ekmeğine kara lahanaya borçlu ol ondan sonra horon oynamadan ömrünü geçir. yok yaaa.. olmaz öyle şey! öyle kemençeyi tulumu duyunca sadece omuzlarını zıplatmakla olmuyo o işler aga, inecen sahneye ayakkabının tabanını yere vura vura, "ahuhuhuuu" diye bağıra bağıra oynacan hacı, valla o yediğin mısır ekmekleri çarpar adamı.
not : bu bir öz eleştiridir. ağır karadenizliyim, halaydan başka oyun oynamışlığım yoktur. düğünlerde milletin montlarını tutan vestiyer çocuk benim. el yapımı silahın kabzesiylen dövülesiyim.
karadenizliden kasit dogu karadeniz olursa dogrudur. bati karadeniz horon bilmez. zonguldakta hic bir dugunde karadeniz havasi duyulmaz. insanlar horon bilmez.
amasya'nın da karadeniz bölgesinde olduğu göz önünde bulundurularak bakılırsa olaya, çokta elzem bir durum değildir. amasyalı halay çekmesini bilir, horon tepmese de olur.
