romantik komedilerde başrol kadın ve erkeğin filmin ortalarına kadar birbirlerinden nefret etmeleri, ortadan itibaren hoşlanmaları ancak bunu birbirlerine sezdirmemeleri, filmin sonunda ise birbirleri olmadan yaşayamayacaklarını anlayacak kadar gözlerinin dönmesi...
(bkz: you got mail)
(bkz: the proposal)
...vb.
Gereksiz konuşma sahnesi: Kötü adam iyi adamı yakalar, ama öldürmeden önce mutlaka bi sürü şey söyler , açıklama yapar, itirafta bulunur ve iyi adam o sıra bir fırsatını bulup esas kötü adamı vurur.
Felaket filmlerinde Hürriyet Heykeli, kesinlikle boynundan kopup dalgaların üstünde New York'un iç mahallelerine doğru uçar ve en nihayetinde madison avenue'da bir grup zavallıyı ezerek yere düşer. elindeki meşalesi de hiç kırılıp etmez.
askeri birliklerin yer aldığı filmlerde aslında komutan olan ama kimsenin sikine takmadığı acemi teğmen ya da çapsız subay ve onunla her fırsatta taşak geçen astsubay-asker geyikleri.
(bkz: platoon)
(bkz: aliens)
(bkz: fury) gibi daha onlarca örnek bulunabilir.
uzaydan kopup gelen teksas büyüklüğündeki meteorun istisnasız amerikaya düşmesi veya uzaylıların mutlaka amerikaya saldırması mevzularıdır. unutmadan birde uzaylılar ile kapışılıyor ise veya dünyanın sonunu getirecek bir felaket yaşanacak ise gene mutlaka amerikan başkanının gaza getiren konuşması akabinde gelen milli mücadele ve kenetlenme ruhu da atlanmamalı..
Filmin kahramanı bir markete, benzin istasyonuna ya da ona benzer bir yere giderse oraya aynı anda kesinlikle ve kesinlikle hırsız girer. Kahraman hırsızı döver. Güçlerinin farkına varır.
Lan Allahsız köpekler venom bile hırsızı yedi amk! Venom la venom.