lalenin en çok yetiştirildiği ülkedir. hikayesi de şu şekildedir: osmanlı döneminde hollanda büyük elçisi bir gezi esnasında çiftçinin birinin başına doladığı tülbente taktığı laleyi görür. çiçek meraklısı olduğu için lale ilgisini çeker zira ilk kez lale görmektedir. yaveri aracılığı ile çiftçiyi çağırıp laleyi kast ederek başındakinin isminin ne olduğunu sorar. ancak çiftçi onun tülbenti kastettiğini zannederek "tülbent" cevabını verir. bunun üzerine lale ismi tülbentten türeyen tulip olarak kalır.
bir lezbiyen için evlilik
bir ibne için evlilik
bir keş için uyuşturucu
bir alanyalı için am
bir turist için gezilecek yer
bir fenerbahçeli için van hooijdonk
bir galatasaraylı için sneijder
bir damızlık dana için montofon
bir coğrafyacı için polder
bir surinamlı için ekmek kapısı
bir yozgatlı için ora nere amuagoyimdır.
yabancı uyruklu vatandaşların çocuklarını saçma sapan bahanelerle ellerinden alıp, lezbiyen çiftlere veren yer. hollanda denince aklıma gelen tek şey bu.
Domalak kadınlar. Hemen domalmalariyla meshurdur. Barda hemen onunuze gelirler poposunu sana dayarlar sanki poposunu dayayan o değilmiş gibi davranırlar, sen bir hareket çekersen üstünde kalırlar. içki icer ve sevisirler. Bedavayi cok severler.
Amsterdam da kalmış biri olarak gozlemimdir.