Hogwarts Ekspresi, Londra'nın kuzeyine doğru aldığı yolda son noktaya geldikten sonra tren'den inilir. Karanlık, dik ve daracık bir patikadan gidilir. Bu patika ansızın büyük, siyah bir gölün kıyısına açılır. Karşı yakadaki yüksek bir dağın tepesinde, yıldızlı göğün altında, ışıklı penceleri, bir sürü kulesiyle dev bir şato vardır.
Kıyıda bekleyen kayıklar filosu ile okula ulaşılır. Bu kayıklara dörder kişi biner ve karşı yamaca ulaşılır. Yamacın önündeki girişi sarmaşıklar perdelemiştir. Ve çarpmamak için başınızı eğmeniz gereklidir. Bu giriş şatonun altına kadar uzanan karanlık bir tüneldir. Tünelin bitiminde kayalar ve çakıldan oluşan yeraltı rıhtımına yanaşırsınız.
Kayadaki bir geçitten tırmanarak şatonun gölgesinde uzanan düzgün, nemli bir çimenliğe varılır.
Hogwarts büyülüdür ve bir Muggle eğer Hogwarts binasına bakarsa "Dikkat, Girmeyin, Güvenli Değildir" yazılı bir tabelası olan ve neredeyse çürüyüp gitmiş bir harabe görür. Muggle'ların kullandıkları, bilgisayar, radar gibi şeyler Hogwarts yakınlarına geldiği zaman sapıtır. Çünkü havada çok fazla sihir vardır.
Okulun bahçesinde bir göl bulunur. Gölün içinde dev bir mürekkep balığı yaşar ve büyü yapmayı bilmez. Tıpkı gölün altında yaşayan denizhalkı gibi.
Okul arazisinin kapılarının iki yanında duran ve üzerinde kanatlı yabandomuzu heykelleri bulunan yüksek taş sütunların arasından taş başamakları çıkarak meşeden yapılmış kocaman bir kapıdan okula girersiniz. Hogwarts'ta birçok tuzaklı merdiven ve gizli geçit vardır.
Şatoda yüz kırk iki merdiven vardır. Geniş, rahat merdivenler, daracık, köhne merdivenler, belirli cuma günleri değişik yerlere çıkan merdivenler, havada bazı basamakları yok oluveren, düşmemek için atlaya atlaya çıkılan merdivenler gibi. Neyin nerede olduğunu hatırlamak çok güçtür.Çünkü her şey sürekli yer değiştirir. Tablolardaki yüzler birbirlerini ziyarete gider.
Şatoda incelikle rica etmediğiniz ya da doğru yerini gıdıklamadığınız zaman açılmayan kapılar,ayrıca kapı kılığına girmiş duvarlar bulunmaktadır.
Şatoda sadece duvarlar korunmuyor. insanların içeriye gizlice girmesini önlemek için her türden büyüyle donatılmış. Burada Cisimlenmek olası değil.
Hogwarts ın tam bir haritasını çizmek olanaksızdır. Çünkü büyülü bir yerdir ve herşey etrafta hareket etme eğilimindedir.
Yine de bazı ana bölümler ve odalar şöyle sıralanabilir;
-zindanlar
-giriş katı
-kuleler
-1. kat
-2. kat
-3. kat
-4. kat
-5. kat
-6. ve 7. katlar
harry potter ın okuduğu, çok büyük ve tehlikeli bir ormanın kenarında bulunan, kara büyücülerden çok iyi korunan büyücülük okulunun ismi. okulun müdürü profesör dumbledoredur
11.yüzyılda 1000 'li yıllarda çağın en önemli 4 büyücüsü tarafından kurulmuştur. Dört okul binası da onların adlarını taşır;Godric Gryffindor, Helga Hufflepuff, Rowena Ravenclawve Salazar Slytherin. Bu kaleyi özel yaşama burunlarını sokan Muggle gözlerin den uzakta inşa etmişlerdi. Çünkü o çağda büyü ve büyücülerden halk çok korkuyordu. Bu yüzden cadı ve büyücüler fazlasıyla eziyet çekiyorlardı. Birkaç yıl tüm kurucular uyumlu çalışarak büyü yeteneği olan gençleri bulup kaleye getirdiler ve onlara eğitim verdiler. Fakat bir süre sonra aralarında fikir ayrılıkları çıktı. Slytherin ve diğerleri arasında ayrılık doğdu. Slytherin, Hogwarts a kabul edilecek öğrenciler konusunda daha titiz davranılması gerektiğini iddia ediyor ve safkan büyücü aileden gelen öğrencileri almak istiyordu. Ailesi Muggle olan öğrencileri sevmiyor ve onlara güvenmiyordu. Gryffindor la yaşadığı ciddi bir tartışma sonrası okulu terketti. Güvenilir tarihi kaynaklar bize bu kadarını anlatıyor . Hikayenin devamında Slytherin in diğerlerinin bilmediği gizli bir oda yarattığı anlatılıyor. Bu oda onun tarafından mühürleniyor ve gerçek mirasçısı okula gelinceye dek de kimsenin açamayacağı söyleniyor. Gerçek mirasçı gelince dehşet ve korku salacak ve okulu büyü eğitimi alamayacak değersiz öğrencilerden temizleyecekti. Slytherin in olağandışı bir özelliği de yılan dilinde konuşmasıydı. Onun okulu hırslı ve kurnaz insanlar içindir. Hogwarts, çok büyüktür ve birçok gizli geçit vardır. Birçoğu kullanılıyorsa da, diğerleri ya bilinmiyor ya da kapalı veya mühürlüdür. Okulun dışında varolan söğüt ağacı da öğrenciyken kurtadam olan Lupin i korumaktadır.
bir ara ciddi anlamda çağrılacağımı umut ettiğim okul. hatta yaşım ilerlediği halde umudumu kesemedim..
ama okurken bile içinde olursunuz okulun, geçenlerde son kitabını tekrar elime alıp göz gezdirdim; önceden ezbere bildiğim bütün büyüleri unutmuşum. bir tekrar şart sanırsam. *
eğer aynı zamanda sıkı bir stephen king hayraniysaniz farkedersiniz ki king'in kitaplarında tasvir edilen ingiliz satolarina çok benzer.
zaten hem king hem de rowling ingiliz milliyetcisidirler.
o yüzden kitaplarda yakaladığımız benzerliklere şaşırmıyorum.