mahallenin sebze pazarında bir de kıyafet satan bir bölüm var. eve yakın olan kısmı kıyafet satıcılarından başladığı için mecburen askıya asılmış, yürürken bacakları insanın kafasına değen donların, pijamaların arasından geçmek zorunda kalınıyor.
bir satıcı can-hıraş elindeki bluzun bir büyük bedenini ararken, büyük bedeni talep eden de diğer parçalara göz gezdirirken orta yaşlı bir kadın yaklaşıp soruyor satıcıya:
- kızıma göre "hocaya giderken giyilecek etek"iniz var mı?
hocaya giderken kızların etek giymek zorunda olduklarını öğreniyorum böylece. ve hocaya giderken giyilecek etek diye bir etek türünün olduğunu. tarzını yavaştan merak etmeye başladım. pileli midir, düz mü, kemerli mi yoksa lastikli mi...
hocaya, üfürükçüye inananların dert etmeyeceği etektir. bu yobazlar allah yerine hocaya mullaya tapar. tacize uğrayınca da zırlarlar.
edit: aranan kan bulundu. gidin kula kulluk etmeye devam edin aferin. ananızı bacınızı getirin de üfleyeyim. nefesim çok kuvvetlidir süphanallah.
