aslında sıkılmışlığın dışa vurumudur. sınıfta içinde daraldığınız bir disiplin altındasınızdır ve hocanın yaptığı o iğrenç espri, sizin püsküre püsküre gülmenize bir meşruiyet kazandırıyordur. bir nevi üstünüzdeki gergin havayı atmaktır.
o gülücüklerin her biri kanaat notunda 5 puandır. şiddetli bir kahkaha size 10 puan bile getirebilir... ama derseniz ki 's.kerim kanaati ya, ben koymuşum dersin g.tüne!', hocanız espri yaptığında tuvalete gitmek için izin isteyin de görün ebenizin vajinasını.* her türlü güleceksiniz o espriye; kaçarınız yok!
ucunda not varsa,sınavınız sözlü sınavsa,en zor stajdaysanız,hocanın burnu ve sizin burnunuz arasındaki mesafe ölçülemeyecek kadar azsa gülmenizin hatta karnınızı tutarak gülmenizin en doğal olduğu durum...
üniversitede bile çokca görülebilen olaydır. sorumlusu ise %90 dolaylarında kızlardır, kalan yüzde 10 zaten, erkek olarak anılsa bile türüne ait dominant veya resesif özellikleri göstermezler. merak etmeyin şimdi açıklıyorum;
sizin, muhabbet ederken bile imtina ettiğiniz, sınıfın o şeker ve tiky kızlarını, hocanın veya asistanın konu mankenleri, bu aşağılık komplonun yancıları olarak görmek, en hafifinden hayalkırıklığı yaratır. önce kendinize(!) , sonra hocaya ve gülme husunda birbiriyle yarışan bu zavallı kızcaazlara nalet eder ve hayattan soğursunuz.
zaten, '' moda deyimiyle mizojin olmamak '' için, kızlar hakkında geliştirdiğiniz; tüm zorlama iyimser fikirler, domino etkisiyle yıkılıverir. kısaca acıtır insanı.