öğrencilik hayatımda sevmediğim bu repliği yaptım bir kere, pişmanım evet.
ilk defa ödevimi tam yapmıştım, hoca kaldırsın sorsun diye bin takla atıyordum. hoca derse geçelim dedi, tahtaya döndü ve ağzımdan istemsizce çıktı o söz.
bunu yapan bir kız vardı hatırladığım yani sürekli.ve bu cümleyi kurduktan sonra sınıfı yan gözle süzmeside başlı başına sinir harbiydi.her gün fantazilerimi süslerdi, bu lafı söyledikten sonra hunharca sevişmek isterdim kendisi ile.sınıfın diğer erkekleri hatta kızlarıda benim gibi düşündüğüne emindim.*
sınıfın inek öğrencisi bu soruyu mütemadiyen sen ödevi yapmadığın zamanlarda sorar. kendisi yapmıştır ya gerisini salla. tehdit ederdik böylelerini ödevi hatırlatmayacaksın diye. *
-hocam ödevleri kontrol etmeyecek misiniz?
-etmeyecem lan etmeyecem göt herif! ödevini yapmışssın anladık ama burda yapmayan arkadaşların var lan! onlara ibnelik olmuyor mu sen bunu söyleyince seni bencil pislik? ödevi bana göstermek için mi yapıyon lan it? hem sana ne lan ister ederim ister etmem sana mı kaldı lan bana ne yapıp yapmayacağımı sormak? yıkıl gözüm görmesin. bak hala oturuyo lan çık lan dışarı!
normalde ödevlerini yapan çalışkan bir öğrencisindir. ama bir şeye denk gelmiştir ve geçen akşam ödevini yapmamışsındır. senin gibi sınıfta çoğu kişi vardır ama her zaman bir istisna olur. o istisnada genelde kıl bi tip olur. öğretmenin aklında ödevler yoktur, kendisine teslim edilmesi gerekilen kağıtları topluyodur hani olur ya izin kağıdı falan. sonra siz tam rahatlamışken:
-hocam ödevleri kontrol etmeyecek misiniz?
okullardaki en sevilmeye öğrenci tipidir. aslında demek istediği şudur:
-hocam benim götüm fena kaşınıyo, arkadaşlara duyurayım dedim. hem siz de bu sırada ödevleri kontrol edin.
acı bir sorudur. yıllarca hoca ödevleri kontrol ederken ya tuvalete kaçmıştı yada hasta numarası yapmıştı. son bir isteği vardı bir kez olsun hoca ödevleri kontrol ederken gururla oturmak sırada. günlerden salıydı, hava 21 dereceydi ama parçalı bulutluydu, ileride romatizmadan şikayet edecek sınıf arkadaşları:' yağmur yağacak.' diyordu, ön sıradaki bir çocuk ise içten içe dertleniyordu, kar yağacak olsaydı söyleyecek sözü vardı:' tatil yağacak ahaha.' demeyi öyle çok istiyordu ki... neyse hoca sınıfa girdi, dördüncü ders saatiydi ders edebiyattı. çocuk heyecanla kalktı ayağa, altın madalya kazanmış gibi gururluydu:' hocam ödevleri kontrol etmeyecek misiniz?' diye sordu, sınıf şaşırdı, hoca şaşırdı, yüzünde arkadaşlarına yönelik ibne bir sırıtışla açtı yarısı matematik yarısı ingilizce ve bir yarısı da edebiyat olan defterini. hoca defteri inceledikten sonra:' cık cık cık.' dedi, meğer on ünite öncesinin hazırlık çalışmasını yapmış. yıkıldı ama çabuk toparlandı.