Soruyu yazar ve tebeşiri avcunda havaya atıp-tutarak öğretmen masasına doğru ilerler. Bir yandan da ıslık çalmaktadır.
+Evet, soruyu kim çözmek ister bakalım? diye sorar, tam anlamıyla piç bir gülüşle...
Defteri ve kalemi bir anda atarak, elimi de kaldırarak büyük bir heyecanla bağırırım: -Beeen!
Bıkkınlıkla gözlerini devirir ve der ki: +Her erik verene tuzlukla koşulmaz oğlum.
-...
+...
-...
+...
-Hocam?
+Salata sevmezsin diye düşündüm.
-...
+Kütür kütür?
-Soruyu çözebilir miyim?
-yavrum senin güneşin fazla galiba gel bakim şöyle
+yok hocam ne alakası var
-oğlum güneş gözlüğü takıyorsun
+ama hocam sizde okula siyah cam filmli arabayla geldiniz
-sen kendini arabamla mı kıyaslıyorsun
+hocam iyi manada mı söylediniz
- yok oğlum gel istersen sana içerde siyah cam filmi takalım belki o zaman hangi manada olduğunu anlarsın
+hocam çok saolun gelmim
-neden
+fabrika çıkışlı cam filmi olmayınca çeviriyorlar
-.........