1.
kadı dehhani bir 13. yüzyıl şairidir. horasan'da doğmuş, anadolu'ya göçmştür. 13. yüzyılda anadolu' da tasavvuf rüzgarları esmekte, ardı ardına tarikat ocakları açılmaktaydı. türk yazını tasavvufi ağırlıktaydı fakat kadı dehhani dünyevi gazeller kaleme aldı. dünyevi gazeller yazan ilk divan edebiyatı şairidir. hayatı boyunca zevk ve sefa içerisinde yaşamış, moğol akınları ile korkup horosan'a geri dönmüştür. aruz veznini başarılı kullanamamıştır. kadı dehhani'yi edebiyatımıza kazandıran ise ord. m. fuad köprülü'dür.
6.
alattin keykubat için yazdığı selçuklu şeyhnamesi ünlü olan anadolu'da ki din dışı divan şiirinin kurucusu olan şairdir.
4.
bir kadehle bizi sâki gamden azâd eyledi
şâd olsun gönlü ânın gönlümü şâd eyledi
bende idi bunca yıllar kaddine serv-i revan
doğrulukla kulluk ettiğ'çün azâd eyledi
hüsrev'i hubân eden sen dilber-i şirin-lebi
bisutun-u aşk içre beni ferhâd eyledi
od ile korkutma bizi vaiz kim lâl-i nigâr
canımız bizim oda yanmağa mutâd eyledi
ister isen mülk-ü hüsn abâd ola dâd eyle kim
padişahlar dâd ile mülkünü abâd eyledi
2.
aceb bu derdümün dermânı yok mı
ya bu sabr itmegün oranı yok mı
yanaram mûmlayın başdan ayağa
nedür bu yanmağun pâyânı yok mı
güler düşmen benüm ağladığıma
aceb şol kâfirün îmânı yok mı
delübdür ciğerümi gamzen okı
ara yürekde gör peykânı yok mı
gözi hançerlerin boynuma çaldı
aceb ol zâlimün imânı yok mı
su gibi kanumı toprağa kardun
ne sanursın garîbün kanı yok mı
cemâl-i hüsnüne mağrûr olursın
kemâl-i hüsnünün noksânı yok mı
begüm dehhânîye ölmezdin öndin
tapuna irmeğe imkânı yok mı
3.
divan edebiyatı nın ilk büyük şairi kabul edilir. * *
14.
mazmunu bulmada ve kullanmada usta olan divan şairidir. 20.000 beyitten Şâh-nâme si en önemli eserlerinden biridir.
15.
"inceldise hecr ile karınca gibi belin
firkât nice bir ola süleyman ire umma"
demiş. karamsar olduğunu söyleyebilirsek de, ben derim ki, "kurtarıcı bekleme" diyor adam, "kendini kurtar."
8.
divan'ı yoktur.bir kasidesi ile altı gazeli bilinmektedir.'selçuk şehnamesi' adlı bir eseri olduğu bilinir lakin bu eser ele geçmemiştir.
13.
gazelinin birinin türkçe çevirisi şöyledir:
acaba bu derdimin dermanı yok mu
ya bu sabır etmenin oranı yok mu
mum gibi baştan ayağa yanıyorum
nedir, bu yanmanın sonu yok mu?
düşman benim ağladığıma güler
acaba şu kafirin imanı yok mu?
yan bakışının oku ciğerimi deldi
ara, gör yürekte peykanı yok mu?
kanımı toprağa su gibi karıştırdın
garibin kanı yok mu sanıyorsun
yüznn gzelliğine gururlanıyorsun
güzelliğinin eksileceği yok mu?
beyim! ölmeden önce dehhaninin
senin huzuruna çıkmasının imkanı yok mu?