Sokaktaki aç, susuz canları, sorumsuz ve sorunlu ebeveynlerin dünyaya salıverdiği masumları ve daha bin türlüsünü görüp düşündükçe değil hiçbir şeye nefes almaya bile hevesim kalmadığını hissediyorum.
Dünya, biz hassas kalplere fazlasıyla cehennem.
Umutsuzluk içine düşen insandır. Çevresindeki bir çok kişi gibi asık suratlı olur ve emeklilik yıllarını beklemeye başlar. Hayallerini kaybeder ve çocukluk enerjisine veda eder. Üçüncü sayfa haberlerini okur ve bunlar benim başıma gelmedi diye sevinir Sonunda ise enerjsini kaybeder ve hayallerine veda eder. Hevesini kaybettiren, enerjisini bağlayan etkenleri teşhis etmesi ve Gülüşüne ve enerjik yıllarına tekrar kavuşma çabası içerisine girmesi gerekir.
tam anlamıyla hiçbir şey yapmamaktır. kaç senedir motosikletim bile otoparkta çürüyor. ne geziler yapmıştım, artık hiç binesim yok, satmakta içimden gelmiyor. sporu da bıraktım. kamp olaylarına da gitmiyorum. denize de gitmiyorum. tam olarak stand by da kaldım. iş yok, para yok. zorunlu olmadıkça evden bile çıkmıyorum.
neden, nasıl hevessiz kalabiliyor diye suçlayamadığımız, sorgulayamacağımız insandır. ha nedeni sorulur, cevabı verilir. ama tam olarak cevabı olmayabilir. çünkü heves kırıkları aslında hem insanın kendi elinde olan, hem de çevresel, yaşadıkları olumsuz tecrübelerle kendi elinde olmadan, istemeden kendiliğinden giden hevesleridir.
bir şeylerin artık sıradanlaşmış olmasındandır belki de. hani yıllarca bir insanın hayal ettiği her şeyi yaşadıktan sonra ki durgunluğu gibi, zaten birçok şeyi görmüştür yaşamıştır, o içinde ki heyecan körelmiştir ve artık zevk alamamaya başlamıştır hayattan.