depresyona girmiş bireyin kısaca yabancılaşma diye de adlandırılabilecek anksiyete denilen sosyal hastalığın en kuvvetli duygusuna kapılma güdüsüdür. bazen yaşamak bile istemez insan, doğduğu her sabahı bile anlamsız bulur.
cok büyük bir acıdır. öyle ki hangi mekanda olursanın olun hep canınız sıkılır. ister istanbul olsun ister van. fark eden birşey yoktur.
ister konser alanında olun isterse evde yalnız.
hava yada mekannın hiçbir farkı yoktur.
öyle canınız sıkılır ki etrafınızdaki insanlar da rahatsızlık duymaya başlar.
bunun nedenini ararsınız bulamazsınız.değişmeye çalışırsınız onu da beceremezsiniz.
cok fenadir.yasanmistir,kurtulana kadar cani cikmistir entry sahibinin.
recetesi ask olabilir ama o da hee deyince olmaz.yine de sansliydim,asik oldum kurtuldum...
diaspora kavramı tartışıldığında, kendini hiçbir yere ve hiçbir şeye ait hissedememek derin anlamları ve kodları bulunan bir süreçtir. ana vatan, adı üstünde ana rahmidir. devlet babaya ve ana vatana ait olduğunu hissetmektedir he insan bilinçaltında.
bir de kalabalıklar içinde yalnız kalmak vardır ki, hem yara bandımız hem yaramızdır.
bunun bir psikolojik boyutu vardır birde g.tü kalkmışlık boyutu vardır. psikolojik boyutu: depresif kaynaklıdır, ona lafımız yoktur . ama g.tü kalkmışlık boyutu ise tam bir gerzeklikdir. sanki daha önceden fildişi kulelerde at kosturuyordu , sonradan ne olduysa birden b.kun içinde buldu kendni. yok efendim buralar ve insanlar hiç bana göre değil. ıyyyy ne bu böyle. şeklinde dışavurum yaparlar ki sormayın gitsin.
not: bu yazdıklarım tamamı ile sadece sözde elit kesimedir...
ölüm ile hayat arasında gidip gelmene neden olan ince ip kadar üstünde durması zordur. değer verdiğin herhangi birey ''n'' kutbu olsun, sen ise ''s'' kutbu ol. çekim alanı dışına çıkmadığın sürece* hep birbirinizi çekersiniz. yeterki yalıtkan bir cisim araya girmesin.