göz yaşlarını herkesten saklaya saklaya, içine ata ata artık boğazında düğüm haline gelen duygu yoğunluğunun göz yaşı yağmuruna neden olmasıdır. burun sızlar önce, iç çekişleri gök gürültüsü gibi süsler göz yaşlarını.
hiçbir neden yokken gülmekin ota boka gülmek olarak algılanmasından dolayı onun kadar zor durumda bırakmaz, fakat insanların başa çıkamadıkları şeytanları buna da çomak sokmanın bir yolunu bulmuş: ağlayan ezikliği gibi bir hâkir görme bigâneliğine düşürmüştür cahil âdemleri. bu arada gülmenin alacağı tepki de "ne gülüyon lan!" ve ardından gelen tokat, yumruk, tekme ile temiz bir dayaktır.
nedensiz ağlamaz hiçbir insan. içinde bir yerlerde belki de çok derinlerde olan bir şeyler vardır mutlaka ve ne kadar derinde olursa olsun acı bir gün mutlaka belki de hiç olmadık biran da kendini ortaya çıkarır ve hissettirir.