benim. bana çok gereksiz geliyor. bu resmen kendini boş işle tatmin etmek. hayır kıza yavrum dedin diyelim elime ne geçecek? yani bir faydası yok. yalandan kendimi saçma sapan şeyle tatmin edeceğim ve birini de rahatsız edeceğim. zaten taciz de böyle bir şey. sonuçta rahatsız ediyorsun insanı ve bu durum normal değil, beni de tatmin etmez.
üniversite yıllarında bir arkadaşla geziyorduk.. arkadaş güzel şuh kızlara durmadan laf atıyordu. o kadar attı ki beni de gaza getirdi. karşıdan bir kız geliyordu. ilk defa arkadaşım yüzünü diğer tarafa çevirdi laf atmadı. Ben:
_sakın eline ayna verme o kafirin, zira görünce suratın put perest olur... kız, bana ve yanımdaki arkadaşıma baktı, gülerek geçti...
kız gittikten sonra arkadaşım.
- ne..... yedin, benim kızkardeşimdi de... dedi.
+ hadi lan su kiza laf atalim!!
- niye, manyak miyiz biz?
+ ne ilgisi var abi, sey olsun diye...
- ne olsun diye? madem erkegiz, neden kizla konusmuyoruz.
+ seyy..jgktjmgm
aslinda erkek, elde edemeyecegi kizlara laf atar. zaten o kizla olabilse neden laf atsin ki.
Adam gibi erkektir. Sokakta milletin karisina kizina laf atan onun bunun cocuklarindan daha ahlakli, daha kültürlü, daha kaliteli bir erkektir. Olmasi gereken de budur zaten
buyrun benim. atanlarada dalası gelendir. lise önünde saçını dikip kız bekleyenlere bağrını açıp yere tükürerek bacak arasında duba varmış gibi yürüyenlerede.
Hayır beğendiysen , hoşlandıysan gider insan gibi konuşursun , laf atmak nedir.
yeminlen benim. 21 yaşındayım ve bir kıza bile laf atmadım. bu tür davranışlar ancak, mahalle kültürüyle büyümüş, aile terbiyesinden uzak, eğitimsiz kişiler tarafından gerçekleştirilir. kendini bilen biri yanlış davranmaz..
hatta çevresinde de bunevi zevatları pek barındırmamayı yerinde bulmaktadır.
sanıyorum lise yıllarımızdaydı. ekürim furkan ile beraber okuldan biraz tanışık olduğumuz fatih adlı arkadaşımızı da yanımıza katarak biraz "takılmaya" karar vermiştik. derken buluştuk, oturduk, konuştuk, içtik, ettik derken kalkıp da yolda yürümeye başladığımız sırada fatih, içindeki canavarı saldı.
yolda gördüğümüz, denk geldiğimiz her kız ve kız grubuna laf atmakla başlayan hadise en son yerdeki şaşal şişesini tekmeleyerek hemen önümüzde yürüyen 20'li yaşlarındaki bir kadının topuğuna isabet ettirdi. o an, hayatımın büyülü anlarından birisiydi sanıyorum. furkan ile gözgöze geldik, hızımızı kestik ve istiklâl caddesi'nde, birkaç adım önümüzde yürüyen fatih yavşağını bırakıp da kaybolduk gözden. hayır, şişenin isabet ettiği abla dönüp de çemkirseydi, söylenseydi vesaire belki fatih ile konuşmayı deneyebilirdik. ama hatun, kafasını hafif çevirip omuz üzerinden baktı ve yoluna devam etti.
fatih ile daha sonra hiç konuşmadık. furkan ile hala periyodik olarak buluşup da sevişiriz. pek çok konuda da gayet paralel tavır sergilemeye devam ederiz falan.