“herkesin tanrısı kendine" düşüncesini benimsemiş olabilir. çünkü herkesin tanrısı aynı ve bir ise o halde kutsal kitapları gönderen ve "doğru yolda olmak istiyorsanız buna inanın" diyen tanrı ile o insanın inandığı tanrı aynı değildir ve bir bakıma zıtlikları olduğunu farketmiştir. hayal ettiği ve herşeyin üstündeki otorite olarak düşlediği imgeye tanrı adını veriyor pek çok kimse. ve esasında bunda da hiçbir sakınca ya da yanlış birşey yoktur. çünkü kendini herhangi bir inanç sistematikliğine bağlayıp yükümlülük altına girmek zorunda hissetmeyip vicdani yargılarından dolayı hem kendisini rahatlatmak hem de bu inancından birşey kaybetmeyeceğinden dolayı bunun sağladığı pozitif düşünce ve yarardan mutlu olup ruhundaki inanç boşluğunu bu şekilde doldurmak da anlamlı bir paradigma olabilir.
Ben ne deist, ne agnostik ne de ateistim. Bir dine de mensup değilim. inandığım şeyin tam olarak bir adı var mı bilmiyorum ama hiç bir şeyin tesadüfen olabileceğine inanmadığım gibi, bir yaratıcı var ve eğer bu Dünyada bir sınav varsa o sınav kitapları bahsedilen 4 kitap yada diğer dinler olmadığına inanıyorum. Yani evet sınav da olabilir. Kablosuz görünmeyen bir gücün bizi kontrol ya da takip ettiğini, olayları dua denen şey ile bir anlamda bizlerin çağırdığını yada bizlerin bazı şeylere sebep olduğunu düşünüyorum. Bir çok araştırma yaptığım halde bir yere oturtamadim ama insanın niyeti, yaydığı enerji ve içten gelen isteği ile bir çok şey şekilleniyor gibi geliyor. Bu konu hakkında siz ne düşünüyorsunuz ? Yani bazı insan hayatlarına bakınca gerçekten bunun bir mükafatı ya da bedeli olması gerekmiyor mu ?
Ben dinlere inanıyorum saygı da duyuyorum ama içinde bulunma zorunluluğu hissetmiyorum. Madem insanlık için birlik beraberlik isteniyorsa, insanlara dinine göre muamele neden ? Niçin sınıflandırma ereği duyuluyor 21.yy da ??
Dinler sadece yol göstericidir,araçtır.Amaçları bizim Tanrı katında düzgün insanlar olmamızda yol göstericiliktir.Yoksa şuranı aç kapa yıkan namaz vs bunların hepsi döneminin şartlarına göre içinde kendine has bir matematik ile indirilmiştir.
Atıyorum Amen veya Hallelujah desek ne olacak cezalandırılacak mıyız ? Çok çok saçma, isteyen bir dine mensup olur istemeyen de olmaz.
Dediğim gibi,dinler sadece araçtır,amaç düzgün insan olmaktır.
Yıldız Kenter'in ne dediğine bir bakın onda sonra hak vereceksiniz bana.
Sonsuz bir evrenin yaratıcısının kendine arapça bir isim takıp, ''şunlarla evlen, şöyle temizlen, şunu yap şunu et'' diyeceğini sanmayan insandır. Dinlerin kökeni hakkında bir iki bildiği vardır. Ona göre tanrı; insan üretimi kavramlarla( iyi, kötü, mükemmel, adaletli...) bir ilgisi olmayan, kendini insan kaderleriyle ilişkilendirmeyen bir yaratıcıdır.
saçmalayan insandır.tanrının varlığına inanıyorsan neden bir dine inanmıyorsun.evreni yaratabilecek kadar kudretli bir şeyin varlığına inanıp da onun dünyaya kitap gönderemeyeceği gerçeğini bilmeyen insandır.ha ben tanrıyı bilinçli bir varlık olarak kabul etmiyorum diyorsa saygı duyarım.o zaman tanrı olgusunun ne olduğu konuşulması gerekir.
"herkesin tanrısı kendine" düşüncesini benimsemiştir. çünkü herkesin tanrısı aynı ve bir ise o halde kutsal kitapları gönderen ve "doğru yolda olmak istiyorsanız buna inanın" diyen tanrı ile o insanın inandığı tanrı aynı değildir ve bir bakıma zıt anlamsallıklar vardır. hayal ettiği ve herşeyin üstündeki otorite olarak düşlediği imgeye tanrı adını vermiştir. ve bunda da hiçbir sakınca ya da yanlış birşey yoktur. çünkü kendini herhangi bir inanç sistematikliğine bağlayıp yükümlülük altına girmek zorunda hissetmeyip vicdani yargılarından dolayı hem kendisini rahatlatmak hem de bu inancından birşey kaybetmeyeceğinden dolayı bunun sağladığı pozitif düşünce ve yarardan mutlu olup ruhundaki inanç boşluğunu bu şekilde dolduran insandır.
sadece tanrıya olan inancı dünyada kendini bazı zamanlar iyi hissetmesine neden olur ama aslında inanmasa da olur. çünkü teknik olarak din açısından bu pek bir şey ifade etmez.
muhtemelen bu zamana kadarki dinler hakkındaki bildikleri onu tatmin etmemiş,din olmasa daha iyi olurdu diye düşünmüş ama inançsızlık ona ağır gelmiş ve böyle bir düşünce benimsemiş olan insandır.
hayatı yeni yeni öğrenmeye başlayan genç yazar kardeşimizin bir şeyleri sorgulamaya başladığının göstergesi girişim sonucunda kafasında kurguladığı insan. bu insan, türkiye'deki çoğu kişiye anormal gelir. çünkü müslümanlarda hoşgörü yoktur, insanların tercihlerine saygı yoktur, herkes müslüman olmalıdır, hatta herkes müslümandır da zaten.
insan yapımı yada insan eliyle değiştirilmiş, birilerinin uydurduğu dinlere değil direkt tanrı yada hangi ismi verirseniz verin ona inanan kişi demektir. tanrı ile arasına ne kitap ne de peygamber koyar bu insan. din denilen şeyin, kutsal denilen kitapların geldiği zaman doğru olsa bile zamanla değişip yozlaşabileceğini bilen kişidir. iyi olarak isimlendirilen davranışları benimseyerek yaşamaya çalışan ve aslında dindar dediğimiz çoğu insandan daha faydalı, daha az bencil olabilen kişidir. bir ateistten farklı olarak bir tanrının varlığına inanır.
ülkemde Yobazların artışıyla artışı paralellik gösteren insandır. Kendine göre haklıdır çünkü Yobaz der ki başörtüsü islamiyette zaruridir ve takmayanlar müslüman olamayacak kadar günahkardır. Halbuki birçok Din adamı Başörtüsünün günümüzde farz olmadığını başörtüsünün neden zamanında farz kılındığını Kuran'ı referans alarak anlatmışlardır.
keza yobaz der ki Peygamber efendimiz 12-9 neyse artık yaşındaki kızla evlenmiştir bu yaşta yani ergenliğe yeni girmiş kızla evlenmek islamiyette vardır, müslümanlar bu yaştaki kızlarla evlenebilir. Burada yobazın yaptığı kendini peygamber yerine koyup Kendi sapkın amaçları için fetva vermektir.
Bu örnekler uzatılabilir. insanlar yobazın dediklerini, yobaz sözde hocaların dediklerini, doğru olduğu iddia edilen saçmasapan hadisler referans alıp Nasıl ki yobaz bunları allah'ın yolladığı dinin emri gibi kabul ediyorsa Bu insan da Bunu böyle kabul edip Allah böyle bir din yollamaz, Allah STVdeki saçmasapan programlar gibi aksakallı dedelerle gündelik hayata müdahale etmez deyip islamiyet'i yanlış şekilde algılayarak Dini inkar etme yoluna düşerler. Yani burada Dini inkar edip Allah'ı kabul eden birçok bireyin sorumluluğu öte dünyada dolaylı yoldan da olsa Allah adına konuşup, Allahla aldatan Yobazlardadır.
tanrının büyüklüğüne ve kudretine inanıp, bu dünyada kendini temsilcisi ilan edenlere ve peşine taktığı insanlara, yönetim ve yöneltim adına adının kullanılmasına, adına yargı ve hüküm hakkı üretilmesine karşı çıkan insandır.
çünkü o insan, böylesine kudretli bir gücün oturupta denizi yaracağını, mağaranın kapısını örümceğe ördürteceğini, gel cennette göğüsleri yeni tomurcuklanmış huri var diyeceğini, kadına başını ört erkeğe de git dörtle diyeceğini zannetmeyen insandır.
o nun sadece kişinin vicdanına ve ruhuna hitap ettiğini bilen, bunun da kişinin kendisinde kalacağına inanan insandır.
eğer tanrıya inanıyorsan onun senden üstün bir varlık olduğunu da kabul ediyorsun demektir. senden üstün bir şey in varlığını kabul etmen de onun emir ve buyruklarının olabileceğini akıl edebiliyorsun anlamına gelir. eğer inandığın tanrı maymun yada krem peynir falan değilse mutlaka bir din ve onun elçisini de dünyaya göndermiştir. öyle ya tanrı var ve emirlerinin bir şekilde yarattıklarına ulaşması gerekir. eğer tanrı var ama din yok diyorsan bu apaçık şekilde kendinle çelişiyorsun demektir.
herşeye rağmen ulan acaba mı demeyen göt korkusu hiç olmayan insandır.adem ile havva'dan 8 milyar insan olmayacağına inanan evrim teorisini çok mantıklı bulan ayrıca bunları tanrının verdiği akıl fikirle düşünen insandır.tabi ki bir yaratıcının olduğuna inanır bu dünyada yapılan iyi ya da kötü şeyler sonuçsuz kalmayacaktır.cennet cehenneme inananları da vardır.nerden bildiğimi sormayın.