yoktur gün, bir yuvarlak vardır bir de ışığı. bir boşluk vardır; günlerin, ayların, insanların, lunaparkların, çay bardaklarının sığdığı bir boşluk. büyük binaların, köprülerin, alt yapıların kabullenemediği bir boşluk.
kalabalık şehirlere bakınca gözlemlenebilen bir boşluk,yalnızca zihinde şekillenebilen.
soğuğun ve sıcağın var olmadığı , denizlerin sonsuz olduğu , hiçbir sevgilinin dolduramayacağı bir boşluk, hiçbir lezzetin tat veremeyeceği bir boşluk.
kelimelerin hiçbir anlama gelmediği; hiçe giden o trenin aslında var olmadığını fark ettiğin, renksiz; saydam olmayan, yarı saydam da olmayan, hatta hiçbir şey olmayan boşluk.
herşeyden geriye kalandır hiç.
herşeyden ve herşeyden.
sen ve gözün gördüğü herşey hiçtir.
hiç kaybolacak herşeye denilebilir.
bir anlamsızlığı ifade eder ve yada anlamsızlaşanı.
hiç olmak ne güzeldir. manayı kaldırmak insanın neyine.
hiçim,hiçsin,hiçiz.
Resul dindar'ın çıkardığı singledır. Sen sevdaluk etmeden mi sen hiç aci çekmedun mi sözleri ile adeta aşk acısını yüzümüze vurup takla attırır. Selçuk Balcıyı da tut getir bi albüm yapalım resul. Sesim çok güzel valla bak!
resul dündar'ın çıkarttığı şarkı. gece gece hüzünlere sürüklüyor insanı.
buda sözleri:
Gecenun bir vaktinde yildizlarun altinde
Gecenin bir vaktinde yıldızların altında
Oturup agladun mi ayrilik saatinde
Oturup ağladın mı ayrılık saatinde
Sen sevdaluk etmedun mi
Sen hiç aci çekmedun mi
Sen savdalık etmedin mi
Sen hiç acı çekmedin mi
Resimlere bakup bakup
Gözyaşıni dökmedun mi yar
Sen bir damla yaş olsan
Ben da bulut olurdum
Sen bir damla yaş olsan
Ben de bulut olurdum
Düştuğum yapraklara gelur senu bulurdum
Düştüğüm yapraklara gelir seni bulurdum oy
Sen sevdaluk etmedun mi
Sen hiç aci çekmedun mi
Sen savdalık etmedin mi
Sen hiç acı çekmedin mi
Resimlere bakup bakup
Gözyaşıni dökmedun mi yar.
hiç tasavvufta ulaşılması hedeflenen en yüksek makamdır. bu dünyaya ait arzu ve isteklerin minimalize edilmesi şeklinde bir beden terbiyesidir. az uyku az yemek az konuşmak uzlet tefekkür ve ibadet yoluyla nefs ile mücadele edilir. değil kötü eylem kötü düşünce bile zihinden uzaklaştırılır. amaç: akıl ve mantık yoluyla edinilemeyen, sadece sezgi yoluyla edinilebilen saf bilgiye ulaşmaktır. bir anlamda bilgi aşığıdırlar. bunun yolu arınmış bir beden ve zihindir. yani hiç olmaktır. hiçin en büyük düşmanı ise bendir. bu yüzden ben kelimesini asla kullanmaz mutasavvuflar. tıpkı bir buz kütlesinin eriyip okyanusa karışması gibi eriyip varlıkta yok olmaktır hiç olmak. mevlana hiçlikle ilgili:
gözün kıymetini ama olandan
sözün kıymetini lal olandan
ekmeğin kıymetini aç olandan
aşkın kıymetini hiç olandan öğren.
Var olmayan bir şey nasıl tecrübe edilebilir? Camus'ün sisifos'unda dalıp giden bir uyumsuzun, ne düşünüyorsun, nereye daldın sorusuna verilen cevap var ya hani "hiiiiç" işte o hiç'tir hiç ve anlatılamaz olan. Hiç'te tükeniyor her hiiiiç deyişimizde varlığımız ama yine de var olmaya devam ediyoruz. Var olmuş olan ve olacak olan her şey o hiç'te erir, o hiiiiç cevabında.
tao dayıya göre, bir tekerleğin ortasındaki boşluk gibidir; yoktur, hiç’tir lakin alem de etrafında döner:
ama diyemez ki mekri ilahidir bu; her şey ayan beyan olsa imtihan dünyasının ne manası olurdu; varlığı “yok”tan yaratan elbette hiçliğe de blr görünmez zar atacaktı...