insanı derin düşüncelere sevk eden durumdur. sanırım yaş ilerleyip, göt tutuşmaya başlayınca, bir yaratıcıya inanma düşüncesi, sadece toprak olma düşüncesinden daha rahatlatıcı geliyor.
eğitim seviyesi arttıkça, araştırma, okuma, kaynak arama, derine yönelme ihtiyacı da artıyor. yaşlıdan kasıt 1930-1940 yılları arasında doğan insanların böyle bir derdi olmadığı için atalarından öğrendiği dini bilgilerle hayatını idame ettirerek yaşayan insanlar.. yaştan dolayı elbet hayatlarını yitiriyorlar yerlerini bir sonraki nesile bırakıyorlar bu ülke gerçek anlamda dindar yapısını 90 ların sonlarına doğru kaybetmeye başladı.
şu an 95 yılından sonra doğup gerçek anlamda dindar olan kişi sayısı toplasan 1000 i geçmez.
malum yapının zoraki ite kaka oluşturmaya çalıştığı bir topluluk hariç tabi. ama onlarda öyle eser pürlerler okul gereği iş gereği ibadet ederler..
yani dimem o ki 30-40 yıl sonra toplumun yarısı dinsizleşir. ha sorarsın yalandan iki mırın kırın eder inanıyom falan der o kadar.
çünkü ülkemizde % 70 yaşlanınca hacca gidiliyor buda demektir ki müslümanlık geç yaşta akıllara geliyor
saçma düşünceler erkenden bırakılmalı. erkenden imana gelin imana
Benim babam var lan. Adam 65 yasinda, akranlari "bu sene de hacca gidemedik" derdinde, bizimki her carrefour reklami ciktiginda "karfur'a gidemedim hic... karfur ne? Ne var orada" Diyip duruyor.
1 reich, bir dünya savaşı, 2 askeri darbe, 11 cumhurbaşkanı ve 18 dünya kupası görüp de kuzene kız isterken "ben allah peygamber demem!" çıkışını yapmış, 33 doğumlu dedeme hakarettir.
