bu cocuk banyodan çıktıgında ısınmak için sobanın etrafına geldiginde bir yerini yakamış cocuktur. buyumus ama yine cocuktur. yaşanmamış bir cocukluk varsa hala cocuktur.
tükürüğün soba yüzeyine temasından sonra çıkan o muhteşem sesi duyma şerefine erişememiş çocuktur kendisi.
biz çok tükürdük, çok duyduk o sesi.
zaman geçti bütün sevinçlerimiz, bütün güzel anlarımız hatta acılarımız hep bizimle kaldı.
pazar akşamları banyo yapıp erken yatmayı özledik sonra.
yorgana yarı ıslak sımsıkı sarılmayı özledik.
şimdi benim o çocuğa bir çift lafım var, iyi ki çocuk iyi ki tükürmedin o sobaya, iyi ki duymadın o sesi.
çünkü çocuk, çünkü eğer yapsaydın, şu an gözünden akan yaşları tutamıyor olacaktın.