refleks olarak (türküz ne de olsa) kullandığınız bir durumda muhattabınızın yok cevabını değiştirdiği görülmüş sihirli kelimeler bütünü.
- istanbula bir bilet lütfen ?
- yok
- (hayal kırıklığı dudaklardan istemsizce o kelime öbeğinin dökülmesine sebep olur)
hiç mi yok ?
- eeee en arka koltukta var.
- onlara oturmak yasak mı ?
-sevgilin var mı?
-yok.
-hiç mi yok
-5/6'sı duruyor, kalanın 7/13'ü yürürlükten kalktı, onunda kalanının 5/8'i ile leblebi aldım, kalanının 1/4'ü ile kalem, 1/4'ü ile silgi aldım, 1/4'ünü dilenciye verdim, kalanıyla da satır aldım, isten mi?
aslında "hiç mi yok" ironik sorusunu doğuran, bazı "şey"leri (nesne vs) var olsa da insanlardan saklama durumundan kaynaklanır. insanlar erken yaşta bu soruyu sormaya itilirler. Şöyleki :
"hiç mi yok" sorusu öncesi :
çocuk : Anne çukulata var mı?
Anne : (var olmasına rağmen) yok çocuğum.
- elbette çocuklar sanıldığından akıllı olduğu için çukulatanın varlığından haberdar olur.
sonraki zamanlarda :
çocuk : Anne şeker var mı? Anne : yok yavrum.
çocuk : hiç mi yok? (daha önceki deneymlerinden "yok" cevabının yalan olduğunu bilerek)
Anne : yok evladım.
çocuk : azıcık nolur anne ya.
ve anne dayanamaz bir şeker verir. Çocuk artık öğrenmiştir. bir şeyi elde etmek için zorlaması "yok" denmesine rağmen diretmesi gerektiğini kavrar.
ileriki yaşlarda :
çocuk : abi ekmek var mı? (artık büyümüştür. otuzuna bile gelse biz ona çocuk diyeceğiz.) bakkal : yok birader.
çocuk : hiç mi yok?
bakkal : yok. tükendi.
çocuk : yapma abi ya, nerden bulayım bu saatte şimdi. (üzüntülü ifade, acındırma vs.)
bakkal : yav tamam şurada mehmet efendiye ayırmıştım bir ekmek bu saate kadar gelirdi, onu al tamam.
çocuk : eyvallah abi.
işte "hiç mi yok" sorusunun sorulmasının sebebi budur.
x: bir zeytinli poğaça alabilir miyim?
y: kalmadı maalesef
x: peynirli alayım o zaman
y: poğaçamız yok şu an
x: hımm... patatesli de yok?
y: yok...
x: hiç mi yok?
tanım: diyalogda da görüldüğü üzere hayal kırıklığında son ana kadar umut arayan anlamsız sorudur.
ülkem de yağ, tüp kuyrukları yaşamış nesillerin bugüne taşıdıkları alışkanlık. herşey karaborsa olunca ,elinde yağ olan bakkalların, tüpçülerin halkıma öğrettiği bir kavramdır bu halkıma.var olana yok deyip yalvarttıkları için ,hiç mi yok lafı doğmuştur. çünkü aslında var olduğunu iki taraf da bilir ama alçak bakkal vermez. O yüzden fazla sinirlenmemek lazımdır.