1 kere olsun kuran'ı açıp okumamışken, cumalarda dinlediği vaazlardan, ya da oradan buradan kulağına gelen şeylerden kendine bir din doğrusu yaratıp onu körü körüne savunan insandır. bu doğru mu yanlış mı, acaba gerçekten kitapta var mı, yoksa bana söyleyen adamın görüşü de söylediği şeyin içinde mi bunları hiç düşünmez. ne de olsa hazır bilgi kucağına gelmiştir. aziz nesin'in '' bu ülkede tuvalete gitmek günah deseler, altına sıçacak öküzler var.'' demesinin hayat bulmuş halidir bu insan. din büyüğü ya da hoca diye geçinen adamlar, kendi çıkarlarını korumak için din anlatımlarını yamulturda yamultur, bizim kekomuzda tamamen inanır. bizim insanımızda da çok varken, 3. sınıf dini müslümanlık olan ülkelerde daha çok vardır. elele gezen ya da evlenmeden sevişen 2 insanı kuma gömüp taşlamayı din sanarlar, bununla ilgili fetva alır tanıdıklarına da fetvalar verirler. ben inanıyorum ki dünya da ateistler müslümanlardan daha çok kuran okumuştur. çünkü okuyup sorgulayıp en azından kendi fikirlerinden yarattığı bir dünyaya inanmaktadırlar, çoğu müslümanlar gibi kulaktan dolma hazır bilgilere değil. yıllardan beri '' oruç bozmanın cezası 61 gün'' yalanını bile geçen ramazan süleyman ateş anlattı. bir de '' ben bunu senelerdir anlatıyorum ama anlatınca insanı dinden çıkarmaya çalışıyorlar'' dedi. yani 50 senedir 61 gün yalanı var, ama bir kişi de çıkıp bakmamış lan bu doğru mu diye? ama okumayan insandan fikir almak istesen türkiye'nin en büyük islam bilimcisi kesilir mk. kandilde araba köşelerinde bira çekip, karı dövüp, sonra bir cumaya gittiler diye din alimi sayarlar kendini. yazık.