bakıyorum çevreye herkeste bi aksırık tıksırık var. yok baş ağrısı, grip, boğaz ağrısı, nezle, soğuk algınlığı filan... Saşırıyorum böylelerini görünce; nasıl beceriyorlar hasta olmayı?
Efendim bendeniz Kendimi bildim bileli hiç öyle ağır bi hastalık geçirmedigim gibi, en fazla nezle olurum ve o da bir iki günde geçer. başıma gelen en büyük sağlık sorunu yılın en soğuk döneminde burnumun ucunda çıkan sivilcedir. öyle çok aşırı bakmıyorum kendime ama dikkat ettiğim bazı şeyler var. anlatayım.
tabi öncelikle köyde doğdum ve 10 yaşına kadar orada yaşadım. Tamamen kendi bahçemizdeki sebzelerle beslendim, abur cubur nedir bilmezdik. ekmeğinden yoğurduna, meyvesinden tavuğuna her şey tamamen organik. aynı zamanda temiz hava... bunun büyük etkisi olduğunu düşünüyorum, Ama başka asıl önemli etmenler de var;
- Hiç bir şekilde yemek ayırt etmeden her şeyden yerim. (evde genelde sebze yemekleri yapılır, ayda birkaç kez de et veya balik)
- tam bir kuruyemiş tutkunuyum, her gün yemezsem kendimi eksik hissederim. özellikle fıstık.
-evde hep sokak sütçüsünden alınan sütle yoğurt yapılır. yemek yanında yoğurt veya salata mutlaka olur. Her gün mutlaka süt içerim, tabi günlük sut. Bazen de kefir. özellikle yazın hergün 2-3 şişe maden suyu götürürüm.
Günde en az 3 litre su içerim. aliskanlik olmuş, çok susuyorum. Hatta dışardayken yanıma 1 litrelik su aldığım için çanta taşımak zorunda kalıyorum.
- sabah kalkar kalkmaz yoğun bir iştahla uyaniyorum, açlığımı bastırmak için meyva yerim veya kuru kayısı, bilimum tatlı çerezler.. Yarım saat sonra da sağlam bi kahvaltı. tipik akdeniz usuludur. en az 2-3 yumurta yerim. Biraz yeşillik. zahter ve bal da genelde olur.
- meyveleri kesinlikle aç karınla yerim. Mümkünse sabah kahvaltıdan önce.
-en nefret ettiğim şey dışarda yemek yemektir. Fast food filan çok nadirdir. Abur cubur da pek sevmem. Asitli içecekleri ağzıma surmem, kola icmeyeli seneler olmuştur. Ha bazı tatlıları severim ama pek sık yemem.
- Ve son olarak aktivite mevzusu. Temposu degisse de Hayatımda hareket hep oldu. Yazın sahilde veya koruda koşmaya bayılırım. Zaten hayatımın içinde yürümek hep var. Bunun dışında kafama estikçe başka birtakım egzersizler de yaparim. tabi şu an salona gidiyorum.
Bonus olarak şunu da soyliyim; etrafta hapsiran veya oksuren biri oldugunda ya agzimi kapatir, yuzumu cevirir ve de oradan uzaklasirim. otobüse metroya bindigimde veya herhangi yerde kapiyi acarken herkesin dokunduğu yerlere dokunmamaya özen gosterir, tutamaclara elimi sürmem. Geldiğimde elimi mutlaka güzelce yikarım.
Evet, yaklaşık olarak siz de boyle bir yasam tarzina sahip olursanız muhtemelen benim gibi dipçik gibi olur, kolay kolay hastalanmazsiniz. Bugünki sağlık kosemizin sonuna geldik. bol sihhatler...
Ben de kaç aydır hiç hasta olmadım ama geçen sene kaç kere çok kötü hasta olmuştum. Burnum o kadar kanamıştı ki acile gitmiştik, doktor burnuma tampon koymuştu.
