beklemek , özlemin yol açtığı bir eylemdir. özlem, sevmekten ileri gelen asil bir duygudur, sevmekse gerekliliği anlaşılmayacak kadar derinlerde olan kutsal bir coşku. sahipsizdir sevmek, sadece sahiplenir ansızın ve gider haber bırakmadan.
bir durum. sevmenin özlemenin beklemenin bir nedeni yoksa bu üç duygu durumu da bünyede oluşmamıştır zaten. hayatta her şeyin bir nedeni vardır mutlaka.
beklerken özlersin, özlerken seversin,severken farkına varırsın geri dönüşün olmadığının o kutlu yolda.
o kutlu yolda yürürken geri dönmek istemezsin, seversin, seversin, seversin. özlersin sevdikçe, beklersin özledikçe, seversin bekledikçe.
işte böyle bir kısırdöngüdür aslında sevmek sevilmek. hep aynı temaların önünde dans etmektir. ancak bir farkla dans ederken sıkılır insan farklı figürler farklı ritüeller arar.severken yapmaz bu abuklukları, sevgi kaldırmaz farklılıkları. herşey aynı olsun yeterki. sevdiğin aynı kalsın hep baki. hep o. hep o. hep o. sevmekten yorulmaz insan ve dahi yorulanı da görülmemiştir henüz. sevmek ibadettir. bkz : (#293508) kutsaldır sevgi ve paha biçilemez bir kıymettir. kıymeti bilinmelidir.
gerek yokken diye bir deyim yoktur sevginin içinde. sevgi gereklidir. özlemek gereklidir. beklemek gereklidir. zira bunlar bir aşkın temel taşlarıdır. bekleyeceksin yeri geldiğinde, yeri geldiğinde özleyeceksin, ama elbet bir gün kavuşacaksın. hasretin vuslata, özlemin kavuşmaya yenik düştüğü o kutlu gün herşeyini vereceksin sevdan uğruna ve seni senden alan o güzel sevgiliye koşacaksın.durmadan, aldırmadan tüm gereksizliklere. sarılacaksın hiç bırakmamacasına. kavuşacaksın hiç ayrılmamacasına. ve diyeceksin ki :
hiç gerek olmasaydı sevdamız bu kadar kutlu olur muydu???
-hic gerek yokken seviyorsun bekliyorsun özlüyorsun neden cezmi mal mısın sen?
+aşığım ulan aşık anlamıyor musun kıçımdan ateş çıkıyor
-ipnesin lan sen düpedüz ne aşığı haha
+ağzına zıçarım hilmi kızdırma beni
-aman aman ateşin yakar bei uzak dur haha
karşılıksız olduğunu ve hiç birzaman karşılıklı olamayacağını bilsende canını yakarcasına severken, sana arkadaşça sarıldığında bunu şahsına sunulmuş bir hediye kabul edip deli gibi özlemek ve gelmeyeceğini bile bile kapılarını sınırsızca açıp defalarca beklemektir...