hocam aslında bunu düşünmemin bir sürü nedeni var.baba olmayı başarabilecekmiyim doğru kişiyi bulabilecekmiyim kayınçomla anlaşa bilecekmiyim falan filaan .
bu düşünceyi evli olan insanların yanında söyleyince, evli olanların çoğunluğu; bende, bizde vs öyle düşünüyorduk ama bak oldu işte dendiğne çokça şahit olduğum durum.
ben evleneceğimi düşünüyorum aslında da , ama; iş ciddiye bindiğinde, lan ben evleneceğim mi galiba diye sürekli kafamda tekrar edecek olan zihin içi düşünceleri düşünüyorum daha çok. swf.
sadece iyi diye biriyle evlenemem.
sadece ailesi iyi diye de biriyle evlenemem.
kariyerle kafayı bozmuş biriyle de evlenemem.
aşk, sevgi falan hikaye zaten sonsuz olmadığına inandığım için evlenemem.
gezmeyen, yaşamayı bilmeyen insanla da evlenemem.
kısacası evlenemem.
aşka sevgiye inancim kalmadi, herkes soyluyor karsina biri cikacak yeniden heyecanlanacaksin falan diye ama buna bile inanmiyorum. dürüst, sadece "insan" olan biri ile tanisabilme ihtimalimi de artik sıfır görüyorum.
Hiç evlenemeyecekmiş gibi düşünmek.... 5 yıllık evli birisi olarak bekarken hiç evlenemeyecekmişim gibi düşünmedim aslında , ama şuan ara sıra vay anasını lan ben nasıl oldu da evlendim evlilik bana göre çoook uzak bir aktivite idi diye düşünmüyor değilim...
Esasen evlilik Zaten deli cesareti gerektiren bir eylem bence ( kendi adıma konuşuyorum ) , aksi takdirde sittin sene evlenemezdim. Bu konuda kendimi bir kez daha tebrik ediyorum.
5 yıldır doğru düzgün bir kızla konuşmuşluğum bile yok kızla tanışacağım da işler evlilik aşamasına gelecek de neredeyse imkansız olay. everest'in zirvesine çıkma ihtimalim daha yüksek açık ve net.
Umudu kalmamıştır, yalnızlığı kanıksamıştır, heyecanı yoktur, robotlaşmıştır, hayatına girip de sırtından vurmayan aile, eş, dost dahil kimsesi olmamıştır köpeğinden başka, içmeden uyuyamaz olmuştur.Vardır da vardır.
Benim. Çocukken bile bunu hayal edemedim, düşünemiyorum. Yüksek sese gerginliğe bazı davranışlara tahammülüm yok, her şeyi görmezden gelecek kadar aşık olur muyum bilmiyorum.
evet bu ayrıca benim de. 32 yaşında işimden istifa ettim ve üniversiteye kaydoldum. dört yıl kafadan gitti zaten. iş falan derken anca 40 a dayanır yaş. o yaştan sonra da biraz zor.
benim lan bu ama her zaman değil ben bazen afedersin mal gibi dolanıyorum böyle yanımdaki arkadaşların falan hareketlerine bakıyorum lan nerden buluyor bunlar bu enerjiyi diyorum bu anlarımda konuşmak dahi zahmetli gelir genelde sabah erken kalkınca oluyor biraz da sinirli oluyorum lisede bi arkadasim vardi baya cıvık lakayıt bi insandı bunu bi kere bu gergin halimde bana saka yaptigi icin oyle bi azarladım ki küstü bana sonra barışınca yine takılmaya gelince bi düşünüyordu sabah sabah şaka sevmezsin derdi neyse ışte lafı uzattım bunun evlilikle olan alakasi şöyle ışte bu gergin hallerimde bana hiç bi kızın tahammül edemeyeceğini düşünü yorum ya da benim hayatımda sürekli bi insana...
benimdir.27 yaşındayım.aşırı derecede tutkulu, hisli, toplumda kabul görmeyecek düzeyde açık sözlü ve agresif biriyim.bir de militan düzeyde atatürkçüyüm üstüne üstlük.hayatımın aşkından geçen sene ayrıldım.daha doğrusu terk edildim.artık onu sevmiyorum.ama o bir yılı bana sorun, resmen dağa kapattım kendimi şaka değil.açıkçası şu sıralar kimseyi sevmiyorum neredeyse.insanların suskunluğu deli ediyor beni.veteriner hekimim, kazancım fena değil.alkole düşkünüm.her akşam içerim nerdeyse evimde.şöyle keyfim gayet yerinde gibi.mutlu kesinlikle değilim.mutsuz da değilim.bilmiyorum, belki kendimi iyi tanıdığımdan mütevellit; ne kimse benimle uğraşır,ne de ben kimseyi yeniden tanımakla sevmekle baş edebilirim diye düşünüyorumdur.ama durum bu sözlük.