56k internetten güç bela indirdiği jpeg'lerin 5-10 tanesi bir disketi doldurduğundan, kucağında midye tezgahı boyunda disket kutularıyla gelen arkadaşlara sahip olamamış, birisi street fighter deyince "o ne abi?" diye soran tüp bebedir.
nezaman disketle okula veya arkadaşa gidecek olsam kendimi ajan gibi hissederdim.. birilerinin takip ettiğini falan düşünür ara sokaklara dalardım. disketin vermiş olduğu gotik bi görüntü vardı, o havaya kapılıyordum sanırım.. hoşgörmek lazım, küçüktüm..
nihayetinde;
hayal gücüm gelişti,
depolama aygıtıyla ilkokulda tanışmış olduk,
teknolojinin ufalarak büyüdüğünü yaşayarak öğrendik..
marka olarak en iyilerinin Maxell, Sony ve IBM olanlarıdır. favorim daima maxellolmuştur.
1.44 mb kapasitesinde olan bu disketleri kullanmak insana sokup çıkartırken apayrı bir zevk verirdi. sürücüden çıkan şakıtı şukurtu sesleri sanki tabancanızın şarjörünü dolup boşaltırken verdiği hazza benzer duyguları yaşatırdı.
ve bir de sanki arabanın motorunu dinleşmişçesine disketin sürü tarafından okunup okunamadığını deneme yanılma yoluyla öğrenilebilirdi. disketlerin bozulmaması için sarf edilen gayret ise cabasıdır. manyetik ortamlardan özenle uzak tutulması gerekirdi bunların. özellikle disketin o sürgülü kapakçığını hiç disket görmeyen cahiller açıp plastik, siyah olan şeye elini sürdüklerinde içerisindeki bütün kayıtlı olan herşeyin ucup gitmesine sebep olurlardı. o yüzden insanların bulundukları ortamlardan uzak tutulması gerekirdi her daim.
kaldı ki bütün bu disket kullanabilirlik kabiliyetine sahip olabilme özellikleri ilk başta commodore 64 ile başlar. commadore 64 lerde çok daha farklı disket yöntemi olarak teyp kasedi kullanılırdı. *
daha sonrasında amiga 500 (toplam bellek kapasitesi sadece 512 kb id. ve 512 kb daha alırsanız maximum 1mbye kadar çıkarabiliyordunuz.), amigadan ayrı olarak; pc 286 ve 386, 486serisi ise pentiumdan çok daha öncedir. *
hasılı kullanmış olmak kadar avantajlı olmayan ayrıcalıklı bir durum içerir.