ilk program oldukça keyifli olmuştur. zafer algöz'ün erkan can'la ilgili anlattığı anekdot herkesi gülmekten yerlere yatırmıştır. tabi sadece bu anı değil programın genelinde böyle bir hava vardı. fikret şenes, müjdat gezen, altan erkekli, ali sunal, vedat özdemiroğlu, yasemin yalçın, ahmet gülhan, zafer algöz, sümer tilmaç gibi değerli sanatçıları konuk ettiler. umarız hep böyle keyifli programlar sunarlar.
moderatörler bilgi milgi demiyor objektif entry nedir bilmiyor tak diye siliyor, ulusözlük sunucusu desen folloş olmuş dos atak manyağı yapmışlar, hangi sayfaya tıklasam ya sunucu bulunamıyor ya dakikalarca bekletiyor ya da tiesta gera yine coşturmuş başlık sıçıyor. harun yahya denen bilim adamı(!) bilimsel(!) yayınlarını yaymaya devam ediyor ve biz herkesin dusuncelerini belli cercevede belirtebilecegi bir olusumun parçası olan biz yazarlar bu zatın kuşe kağıda basılı, bol resimli, malum kaynaktan* bol sallamalı kitapları nasıl beleşe dağıtıyor? bu nasıl iştir? diyemiyoruz. mesaj atıyorum moderatörlere hani tarafsız bir oluşum diyorum? cevap gelmiyor. "salla be hacı, bak anket var birsürü onlara takıl sen" mesajını alıyorum.
bizzat stüdyoda izlediğim eğlenceli program.**stüdyoda seyircilere ayrılan koltuklar az olduğu için yerde oturmuş okan bayülgen'in deyimiyle bacaklarımız popomuza kaçmıştır. yine de eğlenceliydi devamını bekliyoruz...
duyup duyabileceğiniz en samimiyetsiz, en yılışık söz. bunu söyleyen kişiye -hiç öyle bir potansiyelim olmadığı halde- bir çarparım bir de yer çarpar. ölüp ölüp diriliyorum ben şurda, sen ne diyorsun!
ntv'de akşam kuşağında yayınlanan program. türkiye'nin günümüz koşullarını düşünür ve her gün kalkan şehit cenazelerini de hesaba katarsak, hangi sorunu nasıl dert etmeyelim, vatan millet olarak içimiz yanıyor, ötesi var mı dedirten program ismi.
son bölümünde hayatta risk almayla ilgili bir konu üzerine fatih terim'in konuk olduğu, ve yaptığı espriler, dağıttığı gülücüklerle herkesi hayrete düşüren ayrıca çok da komik, güzel program.
bir program için gereksiz uzunlukta bir isim. televizyonda yayınlanan bir programın adı en kısa sürede hatırlanacak şekilde kısa ve akılda kalıcı olmalı. ondan sonra "ya neydi programın ismi, upuzun bişeydi ama.." gibi sohbetler içerisinde anılırlar.