Hiçbir şeyin eskisine benzemedigini fark etmis insan söylemi.
Evet her an bir önceki andan farklı olmaya mahkum edilmiştir.
Görüntüler, tadlar, kokular, şarkılar, sevgiler her şey değişmeye mahkumdur. Onemli olan geçmiş zamana hasret duyarak yaşamak yerine şu an icinde oldugumuz hoşnutsuz gelen vaktin hiç ummasaniz da ilerde nerede o eski gunler kategorisinde anilacak olacagini bilerek yaşamak ve tadını çıkarmaktır.
O değil de ben bayram sabahları çok heycanlanırdım yeni kıyafetlerimi giyicem diye. Hatta 2 gün öncesinden başlardı bu heyecan.
Şimdi bi altımda ki pijamaya bakıyorum, bi topuzuma bakıyorum bi hissettiklerime bakıyorum yok arkadaş bir gram heyecan kalmamış.
Bok vardı bu kadar çabuk büyüdük.
cidden böyle. yeni arkadaşlar eskilerin yerlerini tutmuyorlar. hep bir eksiklik. ilk yediğiniz iskender'in tadını alamıyorsunuz diğer iskenderlerde. hiç bir sevgili ilki kadar güzel ve özel değil. ilk sevgilinizle tekrar birlikte olsanız o da ilk anda ki kadar güzel olmayacak. yani biten her şey bitiyor. artısı eksisi yok bu işin.
yolunuzdan geçen insanlarla bir daha aynı yolda yürüseniz bile o yol aynı yol değil, siz siz değilsiniz.
daha bir kaç gün önce benimde düşündüğüm doğru bir tespit buradaki temel neden bizler geçmişte azda olsa mutluyduk büyüdükçe herşeyin daha iyi olacağını inandırıldık. sonra zaman ilerledikçe bunun hiçte doğru olmadığını gördük ve geçmişe olan özlemimiz kat kat arttı. mahalledeki arkadaşlarla bilyalı yapıp sonra hemen bir yokuş bulup kaydığımız veya komşuların ağacına daldığımız, mahalle maçları sonrası sırayla bahçe hortumundan su içtiğimiz günlerle şu günler bir mi ?