yanlış önerme zenginler de banka hortumlama, naylon fatura, evrakta sahtecilik gibi konular da kesinlikle maruz görülmemeleri gereken durum. tek fark bunların ki daha afilli.
başına "küçük" ibaresi eklenirse doğru olacak önermedir. büyük hırsızlar genelde zenginlerdir çünkü. Bu arada reich ne demiş: "garip olan fakirlerin çalmaması, işçilerin grev yapmamasıdır."
fakirlerin ancak küçük hırsızlıklar yapma imkanına sahip küçük hırsızlar olma, küçük hırsızlar oldukları için de kendilerinden çekinilmeden yakalanmaları sonucu ortaya çıkmış bir realitemsidir ama içi boştur aslında, zira asıl hırsızlar zenginlerin içinden çıkar, yirmi yıl sonra doğacak insanların bile ceplerini boşaltır da onlara diş geçirecek bir zihniyet yer yüzünde olmadığı için, onlar sürekli olarak alkışlanır, saygı görür.
yapılan tespitin doğruluğuna bakılarak, tespit ehlinin uludağ sözlük yazarlığından daha önemli konumlara getirilmesini sağlayacak kampayaların başlaması gerekliliğini düşündüren başlık ve entri ikilisi, ve belki de yazar üçlüsü.
cebinde 100 ytl olanın kendini elit saydığı, gene cebinde 100 ytl olanın kendini fakir saydığı bir ülkede olduğumuz için, fakirlik konusunu kime göre neye göre açıklayacağımızı merak ettiren önerme.
araştırmalar adi hırsızlığın * çoğunlukla gelir seviyesi çok düşük kişiler tarafından yapıldığını gösterse de, hırsızlık her gelir seviyesinde yapılabilir. Nitekim hırsızlık küçük meblağlarla sınırlı değildir.
Sadece birisinin cebinden para aşırmak değildir hırsızlık. Vergi kaçırmak, işçinin hakkını vermemek de hırsızlıktır. insanlara saygı göstermemek sevgi vermemek de hırsızlıktır. Uyuşturucu, silah satmak da hırsızlıktır.
Kimi hırsızlıklar kanuni de olabilir. Cep telefonlarına eklenen tek seferlik deprem vergilerinin kemikleşmesi gibi.