son zamanlarda bu topraklardan çıkmış belki de en güzel şarkı.. sözler müthiş, gitar soloları, bateri atakları mükemmel.. yusuf demirkol yine kendini aşmış ve müthiş icra etmiş bu şarkıyı.. zehr i zakkum albümünden, zakkum grubundan..
her birliktelik, kalbinin emzirecegi bir yeni bebektir.
once emeklemeyi, sonra yurumeyi ogretmen gerekir..
kalbindeki sutu tuketmediler mi?
bazen hic baslamamasi, bir gun bitmesinden iyidir..
cunku beraberlik yaslanirken, bir terkediş genclesir.
seni hic terketmediler mi?
aslinda dostluklar da kardanadam gibidir..
eriyecekleri bile bile insa edilir..
kapim neden hic calmiyor artik?
fotograflardaki insanlar hatirliyor mu beni? isimleri neydi?
yuzleri..... cok tanidik.. yalniz kalmak bir ilac midir? yoksa hastaligin ta kendisi mi?
isigi gorunce karanliga kaciyorum hemen, bocekler gibi..
bir seye cok uzun sure bakarsan, onu gormemeye basliyorsun.
hayat..... keşke.... keşke bu kadar etobur olmasaydi..
iste sen! kurbanlarindan korkan kanli zalim bicak..
sen! kendi golgesinden bile korkan bir paranoyak..
sen! kirik cam ustunde yalinayak.. ve cirilciplak..
sen! kalbi coktan iflas etmis bir kardiyak..
sen..!
bir hipokondriyak..
bir hipokondriyak..
hipokondriyak..
hipokondriyak..
kişinin ''bazen hic baslamamasi, bir gun bitmesinden iyidir..'' kısmını hayat felsefesi haline getirmesi halinde sonunun pek iyi olmayacağı şarkıdır. en kötüsü de eğer sevdiğiniz kişi size bir gün bu sözü bahane ederek gelmesidir.
sözleriyle insanın içini acıtan, gerçeklerin ortasına bırakan bir şarkı.
ayrıca şarkının başında, sonunda ve zaman zaman aralarda duyulan rakamlar da şarkıyı gayet güzel kılıyor, sanki gelip bünyeye saplanan acıların seceresini tutar gibi.
bir iki üc dört diye baslayan sarki. Zakkumun Zehr-i Zakkum albümünde en iyi sarki.
her birliktelik, kalbinin emzirecegi bir yeni bebektir.
once emeklemeyi, sonra yurumeyi ogretmen gerekir..
diyerekdende beni kendine asik etiren grup *
kişinin vücut belirtilerini abartılmış şekilde yorumlamasıdır...
örneğin her başı ağrıdığında kafasında bir ur olduğunu, öleceğini düşünüp , buna yönelik senaryolar kurar..
veya kendisi gibi ağrıları olan komşusunun annesinde bu ağrıların nedeni habaset lehine çıkmıştır, hasta * doktor doktor dolaşıp bütün radyolojik tetkikleri yaptırır, hatta doğruluğuna inanmayıp aynı tetkiki birkaç yerde yaptırır...
böyle hastaları tanımak çok önemlidir zira bazen yanlış bir yaklaşım hem doktora hem de hasataya kabus yaşatabilir. nasıl mı? çok basit, normalde hastaya hastalığının bir şey olmadığını söylerseniz sizin hastalıktan anlamadığınızı düşünüp bir daha uğramaz.
veya..
hastaya başınız da ağrıyor mu? diye sorduğunuz anda evet ağrıyor sanki, kötü bu değil mi der? siz hayır, ama ağrı şöyle şöyle olursa görüşelim tekrar dersiniz, o da ne , hasta akşam yatmış, sabah kalkmış ve ağrısı o şekilde gelişmiştir.
özet olarak bu durum hem hasta hem de doktor açısından azaptır, bütün vaktini ve parasını doktorlara ve radyoloji- biyokimyaya döker, ama hiç bir sonuç alamaz..elinde sağlıklı raporları bulunsa da bir kuşku içini yer bitirir, hayatı kendisine zehir eder...
kısacası: ruh sağlığını kolla, gerisini nihayete yolla..
Kişinin vücut semptomlarını yanlış yorumlamasına bağlı olarak ciddi bir hastalığı olacağı korkusunu ya da ciddi bir hastalığı olduğu düşüncesini taşıyıp sürtekli tedirgin olması durumu. hastalık hastalığı.