insan türünün eş seçiminde rastgelelikten ziyade kendinden daha üstün gördüğü eşi seçme eğilimidir. bu eğilim doğal seçilimin bir parçası olarak kabul edilebilir. mevcut konun başlık olarak açılmamış olması nekka ilginç.
Bir çeşit gami.
Adamlar nasıl hınçlanmışlarsa dişi hayvanlara bile küfretmişler ahaha.
Bu kadar mı acınasısınız.
Tamam gelin ben vericem bu ne yokluktur rabbim.
Kadınların ömürleri boyunca kullanacağı, sağacağı tüm ihtiyaçlarını karşılatacağı köleyi seçerken birkaç kez daha düşünüp en iyi köleyi seçme eğilimi.
Beni Taşıyabilecek misin bakalım
günümüz şartları için geçerli bir durum. şöyle ki önceden bir doktor kadın hastahanedeki hizmetli bir adama aşık olmuş evlenmiş. zengin kız fakir oğlan felan. ama günümüzde kadınlar duygularıyla değil mantıklarıyla seviyorlar. bende bu tezi savunuyorum kız statü olarak ya eş ya da daha üst biriyle birşeyler yaşamak istiyor. bir nevi kast sistemi.
Bazı kadınların kendilerinden sırf daha üstün ve güçlü diye o eşi seçmesi. Genelde dayak yiyen kadınlar böyle oluyorlar, müstehak. Bu arada hipergami kadınlar ağızlarına sıçılmasından içten içe hoşlanıyorlar çevrenizde görürseniz böyle bir kız kesinlikle hipergamidir uzak durunuz.
ilk defa duyduğum terimdir.
t: Hipergami, sosyal bilimlerde kendisinden daha yüksek kast veya sosyal statüye sahip bir eşle evlenen bir kişinin eylemi veya uygulaması için kullanılan bir terimdir. kaynak google emmi
kişinin, eş tercihinde kendisinden daha yüksek sosyal statüde, daha güçlü birini tercih etmesi durumu. toplumumuzda süregelen ataerkil yapıyı düşünecek olursak; günümüzde en amiyane tabirle kendisini "zengin koca bulma" dürtüsü olarak göstermektedir. "bir kez evlenilir", "boşanmak ayıptır", "elalem ne der?" gibi toplumsal baskılar altındaki günümüz kadını, en alt düzeyde şüphesiz evine bakabilecek, ailesini namerde muhtaç etmeyecek, eli yüzü de düzgün (genlerini birleştirmeye ve sonraki nesillere aktarmaya layık) bir erkek için talepkar olmakta ve karşılığında bir hayat ve beden (cinsel anlamda değil) sunmaktadır. kriterler, tabii ki kadının da statüsüne göre iyi bir işi olsun, arabası olsun, evi olsun, yazlığı olsun, yakışıklı olsun vs. gibi yükselebilmektedir ancak temelde aynı dürtüyle bütün kadınlar için erkekler kast sistemi tarzında bir sınıflandırma ile kendi içlerinde -iki taraf da farkında olmasa bile- sınıflandırılmaktadır.
dipnot olarak; bütün genellemeler yanlıştır, kendimce yaptığım bu tespitlerimdekiler dahil. o yüzden, çok da acımasızca eleştirmeyin.
belki de en yoğun yaşandığı çağdayız. düşünsenize çorum'un osmancık denen ilçesinin, fındıcak köyünde yaşayan bir hacer'siniz. elinizin altındaki telefon sayesinde ta brezilya'daki marcio'dan norveç'teki bjarte'ye kadar milyon tane erkeğe ulaşabilmektesiniz. eh seçenek çok, talip çok. haliyle en mükemmelini aramanız da gayet normal. tabi bu hacer'in marcio ya da bjarte ile bir ilişki yaşama şansı oldukça düşük ama ülkemizdeki erkek havuzu öyle bir geniş ki elini sallasa ellisi.
tüik'in son yayınladığı hiç evlenmemiş erkek ve kadın istatistiklerinde erkeklerin daha bir fazla sayıda bekar kaldığı (ya da klasik tabirle evde kaldığı) görülüyor. aynı istatistikte benim asıl dikkatimi çeken noktaysa kadınların boşanmış erkekle evlenmekte pek bir beis görmediğiydi. yani evliliğe daha meyilliler ya da yalnızlığa karşı daha az toleranslılar denebilir. fakat bu noktaya 30'lu yaşlarında geliyorlar.
velhasılı adına hipergami dediğimiz nane 3.dünya ülkelerinden çok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri vuruyor. mesela ben g.doğu asya ülkelerinde anormal sayıda amerikalı görüyordum. bunların önemli kısmı asyalı kadınlarla evliydi. 35 yaşında olup hiç cinsellik yaşayamadığını söyleyen amerikalı bile görmüştüm. aslında adam öyle işsiz,tipsiz biri de değildi. neyse her yüzyılın kendine has bazı tuhaflıkları olur bu da böyle birşey.
