Hiperaktifim diyip kapı baca kıran çocuk yoktur, Hiperaktif diyip çocuğunun kapıyı bacayı kırmasına izin veren ebeveyn vardır. Çocuğun burda suçu yok kankiler, kızmayın. Ama evde çocuğu yaramazlık yapınca dünyayı yerinden oynatan, misafirlikte de çocuğu salıverip yaptığı hiçbir şeye ses çıkarmayan o anne baba var ya... Hah işte ben onların amk.
ne olursa olsun ağzının ortasına yapıştırılası çocuktur.
+ caner yapma kıracaksın evladım.
- olsun. bırakın oynasın çocuk.
+ caner in o televizyonun üstünden!
- aaa canercim hiç yakışıyor mu senin gibi bir çocuğa.
+ sorma kezban. çok hiperaktif bu çocuk.
-sikerim bu hastaneyi!!! nerde lan buranın bacası??!!!
+yıl olmuş 2013... baca mı kalmış bu devirde...
-ama halen kan istiyosunuz değ mü? *
(bkz: kan benim damar benim)
anası fahişe, babası pezevenk olan çocuktur. aşırı yaramaz çocuklar "ay pek bir hiperaktif. durduramıyoruz ayol, hahahaha" diyen ebeveynler yüzünden ailelerin korkulu rüyası.
hiperaktiflik aslına bakıldığı zaman özel gereksinim gerektiren bir durumdur. Tıpkı zihinsel yahut bedensel engelli vatandaşlarımız gibi. Ancak şöyle bir çelişki var ki engelli deyipte hor bedensel veya zihinsel kusuru olan vatandaşlarımıza " yazıııık vah vah! " gözüyle bakılırken hiperaktif bireylere zeki ve zekasından dolayı yerinde duramayan bireyler gözüyle bakılır hep. Tabi ki yanlış bir algılama sonucu çıkmıştır ortaya aksine böyle bireylerde aşırı derecede dikkat eksikliği vardır.
ikinci husus engelli bireye engelli bile derken çekinmemiz gerekirken (çünkü engeli oluşturan aslında toplumdur) hiperaktif bireyler poh pohlanır " ah bizim oğlumuz/kızımız hiperaktif amcası yerinde duramıyor maşallah hahaha " denir halbuki bu bireyde de engel teşkil eden bir durum vardır. Varın bu ikilemi siz çözün.
bazı anne babalar resmen şımarık, sorunlu çocuklarını "bizim çocuk hiperaktif yaa, aşırı zeki olduğundan böyle yerinde duramıyor hehe" filan deyip geçiyorlar ama bu çocukların mutlaka tedavi edilmesi gerekir yoksa ileride ailenin başına bela olur. mesela bizim bir akrabanın çocuğu böyle yerinde durmazdı, hatta eline bıçak alır sağa sola sallardı, babası da "hiperaktif o" der geçerdi, sonunda çocuk it oldu, hırsız oldu, babasının başını türlü belaya soktu.