sağolsun bir o kalmıştı, siyasetimize direktif vermeyen o da akıl verdi. anasını satayım gelin bir amerikan meclisi kuralım da daha esnek hareket edin ülkemizde. bizim başbakan falan niye gidip : "ırak'tan çekilin, rusya ile de sürtüşmeyin" şeklinde direktifler veremiyor.
Hillary Rodham Clinton (Doğduğu zamanki adı: Hillary Diane Rodham) (d. 26 Ekim 1947), Amerika Birleşik Devletleri senatosunda New York eyaletini temsil etmektedir. ABD'nin 42. devlet başkanı Bill Clinton'la evli olan Hillary Rodham Clinton, 1993-2001 yılları arasında eşinin başkanlığı sırasında First Lady olarak görev yaptı. Mesleği avukat olan Clinton Demokratik Parti (ABD) üyesidir. 20 Ocak 2007 tarihinde 2008 ABD başkanlık seçimlerine adaylığını koydu ancak adaylığı az farkla Barack Obama'ya kaybetti.
Halen Amerika'nın dışişleri bakanlığını da yapmakta olan Hillary Clinton da, aynı Obama çifti gibi hukuk mezunudur. Bill Clinton döneminde belki de en tartışılan First Lady'lerden biri olmuş, Bill Clinton ile yaşadıkları olayların ardından kocasını affettiğini söylemiştir. First Lady'liğinin ardından önce valilik daha sonra da dışişleri bakanlığına yükselmiş ve sadece bir First Lady olarak değil, aynı zamanda bir siyaset kadını olarak Amerikan tarihine geçmiştir.
ihsan çaralan'ın clinton ziyereti üzerine evrensel gazetesindeki yazısı:
...
Bu gerçeklerden bakınca, Clinton ne götürmüştür?
Hemen söyleyelim; Irak savaşından beri ABD'nin en büyük kaybı 'ABD düşmanlığı'nın olağanüstü yükselmesidir. Clinton'ın, gezisiyle bu eğilimi tersine döndürmek için basın, devlet ve hükümet ile birleştiği gözle görülür hal almıştır. Irak, Ortadoğu, Kafkasya gibi bölgelerde ABD'nin Türkiye'nin desteğini alacağı sözü alınmıştır. Özellikle Ortadoğu'da Amerikan stratejisinin yenilenmesine Türkiye'nin desteği açıklanmıştır. Şimdi estirilen hava; 'Bush gitti emperyalist Amerika da gitti. Obama geldi insanlığın kurtarıcısı Amerika geldi!' biçimindedir. Dolayısıyla, bu geziden asıl olarak Clinton kazançlı çıkmıştır. Başbakan Erdoğan, 'Win Win politikası (kazan kazan) budur' dese de, 'kazanan'lardan birisi dünyan hakimi, emperyalist bir güçse böyle bir stratejik ittifakta öteki, 'stratejik taşeron'dur!
Yani bu görüşmelerden Türkiye beklentiye sokulmuş, Clinton istediğini almıştır. Bu arada da Türkiye'nin sırtı okşanmış; bu eski aşığın, geri döndüğünü umduğu büyük aşkının omzunda iki damla sevinç gözyaşı dökmesine izin verilmiştir.
kendisi 7 mart 2009'da Türkiye'ye gelip NTV'de yayınlanan haydi gel bizimle ol programına katılacak olan abd dışişleri bakanıdır. tabiiki sadece bu program için gelmemektedir.
Derin Amerika'nın Neocon geleneğini ve uluslararası politik stratejisini devam ettirmek adına tam yerine koyduğu piyondur. Karşısına da zenci bir kardeşimizi çıkararak durumu iyice sağlama almışlardır. Amerikan halkı asla yönetimi bir zenciye vermeyecektir. Böylece finale geldiğimizde 2 neocon piyonu mCCain ve Hillary'den kim kazanırsa kazansın, kazanan derin ırkçı evanjelist Amerika olacaktır.
başkan seçilmesi halinde amerikan ordusunu ırak tan çekeceğini açıklamış.ırak işgali için "kazanamayacağımız bir savaş" açıklaması yapan hillary clinton "savaşın ABD nin ekonomik ve askeri gücünü yıprattığını, ABD nin ulusal güvenliğine zarar verdiğini, yaklaşık 4 bin Amerikalının hayatına mal olduğunu ve binlerce kişinin de yaralanmasına neden olduğunu vurguladı.
haberin ayrıntıları ; http://www.ntvmsnbc.com/news/439533.asp
Sicko adlı filmde hayat sigortalarıyla ilgili bir ugraslar vermiş ama sonunda boyunun erisemiyecegi adımlar atmaktan vaz gecirilmiş ustune bagıs yapanlar listesinde ikinci olarak gozukmek ugruna o kadar amerikalı sigortası olmayan insanları yuzustu bırakmıs kişidir.
yale universitesini bitirmis amerikali siyasetci. ayni zamanda new york senatorudur. turk dostu oldugu dillendirilir. new hampshire on secimlerinde sonra, nevada'da da kazanmasi barack obama karsisindaki sansini arttirdi. buyuk ihtimal kasim 2008'de beyaz sarayda gorecegiz kendisini.