önemli bir birikime sahip olmak gerekir. ayrıca karakter ve olay analizi de yapmak önemlidir. bir de akıcı bir üslupla yazılırsa mükemmel bir hikaye yazılabilir.
her körpe yazarın hayalidir tartışmasız. ne yazık ki kolay bir durum değildir. şayet kolay olsaydı buraya değil boş sayfalara yerleştirirdik harfleri. yoksa neşemizi, kederimizi, heyecanlarımızı ve aklıma gelip de yazamadığım her şeyi kağıda yazmak çok daha güzel ve eğlenceli gelirdi hepimize. uzun lafın daha uzunu hikaye yazmak için önce belirli bir entelektüel birikim, çok acı ve bir o kadar tatlı yaşanmışlık, empati kurabilme ve tabiki de mükemmel bir beyin lazım hikaye yazmak isteyen körpe bizlere.
Aslında edebiyat ve sanatın her türlüsü zordur, hepsi üstün emek gerektirir ancak hikaye yazmak tamamen farklı bir çaba ve sevgi gerektiriyor kendisine.
Öyle bir şey yazacaksınız ki hem edebi olarak zengin, hem mantıklı, hem kendi içinde hiçbir yerde çelişmeyen güzel bir konuya sahip olacak hem de kendisini okuyucuya okutmayı bilecek. Dili o kadar saf ve yalın ayarlayacaksınız ki insan okurken kekelemeyecek, bazı kelimelerde takılmayacak.
Sanatın her türlüsü olduğu gibi saygım yazarlarına sonsuz.
5-6 yıldır sürekli yazıyor olmama rağmen birisiyle Role-Play yapmak kadar eğlenceli olduğunu düşünmüyorum. Role-Play dediğim de +18 olan değil, akla ilk o geldiğinden söyleme gereği duydum.
kafanızda sürülerce fikir var ise yazması zordur. bir ara yazıyordum ama bilgisayara format atılınca hepsi gitti. yani ben öyle sanıyorum belki de duruyordur. sonra betimleme hastasıyım resmen her şey en ince ayrıntısına kadar yazılsın istiyorum eh bu da karışıklığa sebep oluyor ben de. ama bir gün yazacağım. lakin kimseye okutacağımı ya da yayınlayacağımı sanmam.
Aylardan Eylül’dü. Gözlerine bakarken Nisan. Dedim ya beni hep bu havalar aşık etmişti. Bir de içine baktıkça yeşeren meyve bahçelerini gördüğüm gözleri... Ansızın bir yağmur başlamıştı. Sonbahardı. Neden olmasındı. O çantasından şemsiyesini çıkarana kadar yağmur damlalarının bana olan hasreti bitmişti bile. Beni bu havalar aşık etmişti, artık sırılsıklam bir aşık olmuştum.
uğraştığım fakat bir yerden sonra olay örgüsünü, karakterleri ya da diyalogları yapamadığımdır. üçünden biri her zaman olur. galiba hikayeyi kurgulamada hata yapıyorum.
Hikaye ve roman yazmak inanılmaz bir beyin aktivitesidir. Yazarlar bu nedenle bunamaz. Stephen King'in Yazma Sanatı isimli eserini okumanızı şiddetle öneririm.
Türk edebiyatında nesir daha apıldama sürecindendir. yüz yıllık geçmişi ya vardır ya yoktur. iyi örnekler o nedenle az sayılır. Mesela bu kadar azın içinden Sabahattin Ali'yi geç keşfettiğim için kendime çok söverim.
Batı'ya karşı yaşadığım kompleks yüzünden doğu edebiyatını çok okumadım(Bu konuda kompleksimi yıkan adam 20 yıl önce okumaya ve tanımaya başladığım ilber ortaylı Hoca'dır.). en büyük hatalarımdan birisidir. pergelin bir ucu kendi kültürümüzün ortasına yerleşmek zorundadır. en iyi yazabildiğim, konuşabildiğim ana dilimin eserlerini abes bir şekilde görmezden gelmek; gençlik heyecanı canım işte diyerek es geçmek biraz ucuz kaçıyor. kafasızlığım işte.
Çok okumak, çok önemlidir. Ama yazmadığınız sürece ne kadar okusanız da yazma yeteneğinizi sivriltemezsiniz. en azından bende öyle oldu.
normalde insanların yaşlandıkça edindiği birikimlerle eylediği, benim ise lisedeyken yapmaya kalkıştığım şey. gerçi o zamanlar acayip ilham geliyordu. bunun yaşla alakası yok diyebiliriz. bugün 17 yaşında bir şair çıkabileceği gibi 57 yaşında bir şair veya yazar da olabilir. bunun en güzel örneği arthur rimbaud'dur benim için. o yüzden küçük yaşlarda kitap çıkaran herkesin ön yargılı bir şekilde eleştirilmemesi taraftarıyım. en verimli zamanlarınız illa yaşlı olduğunuz zamanlar olmayabilir. benim de böyleydi mesela. şu an sorsan hikaye mikaye hiçbiri yok. o zamanlar bazı konular hakkında çok farklı şeyler düşünüyordum. kirlendik işte, anla. ne ilham kaldı geriye, ne de hayaller. belki de başından beri kirliydik zaten. soyut olandan kopup somut olana ve zevk verene yöneldik zamanla, sanki olması gereken tam tersi değilmiş gibi.
Edebiyatın en keyifli türüdür.
Eskiden bu sözlükte çok iyi hikaye yazan insanlar yaşardı.
Modası geçti bu tip kaliteli işlerin.
Yeni nesil sürekli fingirdeşip dedikodu yapıyor.
yazmaya başladım aklımda senaryo da var ama word belgesini alta alıp sözlüğe geldim yine.
insana beyin jimnastiği yaptırır güzel bir şeydir diye düşünmekteyim. ilk bölüm bitsin wattpad'e atıp sözlükte de paylaşıcam.
normalde wattpad kullananlara çok sinir olurdum, hatta sert yorumlarım olmuştur instagram'da wattpad hikayelerinden bahsedenlere, ama yazdıklarımı yayınlayabileceğim daha iyi bir platform bilmiyorum.
